ABD Seçimi, Büyücü Savaşları

5 Kasım 2020 08:44 tsi
Oktan Keleş Yazdı....

ABD Seçimi, Büyücü Savaşları

ABD başkanlık seçimleri tüm sansasyonlarıyla yapıldı ve az kaldı. Trump mı Biden mi derken Amerika’da iç savaş çıkacak mı? Seçimlerde itirazlar, hile iddiaları dünyaya birçok haber yayılırken Trump ve Biden başabaş bir yarış içine girdi. Öncelikle şunu belirtmek gerekir: Trump seçilirse her şey daha iyi olacak diye temennide bulunanlar, dualar, ayinler yapanlar şunu bilmelidir: Ha Trump ha Biden. İkisi de acımasız emperyalizmin şeytanlarıdır. Şeytandan ne kadar medet beklenirse bunlardan da o umulur. Vahşi Amerikan emperyalizminin maalesef ki ülkemizde dahi birilerine Trump’ı şirin gösterecek kadar bir algı illüzyonu hiç olmadığı kadar oldu. Bazı sözde Müslüman ülkeler dâhil olmakla beraber Hindistan’da Budistler dahi Trump için temennide bulunup hiçbir oy hakkı yokken bile Trumpçı kesildiler. Bu basit bir algılama değildir. Bu algılama ve algılatma kesinlikle çalışılmıştır. Görsel ve yazılı medya sosyal medya teknikleri toplumun etkin kişilerince kelime aralarında dahi kimisi Trump’ı kimisi Biden’i övmüş ve reklamını yapmıştır. Gerekçe zırva. Trump seçilirse şu olur, Biden seçilirse bu olur. Amerika’nın da Trump’ın da Biden’in de emperyalizminde canı cehenneme. Kısaca değineceğim konu yıllar önce yazdığım "ASA" kitabımın konularından.   

 Amerikan Başkanı olmanın kriterleri veya başkan adayı olmanın kriterleri kesinlikle gizlidir. Her isteyen zengin, siyasetçi Amerikan Başkan adayı olamaz. Öncelikle bu bilinmelidir. Bu kişiler titrleri ne olursa olsun seçilmiş şeytani soylardır. Cumhuriyetçi ve demokrat olarak iki damarın sırayla başkan seçildiği bir ülkede zihni kökler aynı kişilerin elindedir. Gizemli örgütlerden, tarikatlardan masonik yapılardan söz etmeyeceğim. Yıllarca yeterince zaten yazdık çizdik, anlattık TV’lerde. Gelinen noktada bu seçimlerde ilk defa aleni şeytani büyücüler savaşmaktadır. Büyücüler dahi küresel anlamda küresel hegemonik güçlerin tarafındadır. Deli saçması deyip geçmeyin. ASA kitabıma onun için atıfta bulundum. O kitapta uzun uzun roman tadında birçok bilgi bulunmaktadır. Hepsini buraya yazmak mümkün değil. Şimdi bu seçimlerde olup bitenlere bir göz atalım.

Bir Trump "ben kazandım" diyor. Bir Biden "ben kazandım" diyor. Amerikan seçimlerinde hiç olmayan şeylerin olduğunu Amerikalıların kendileri de beyan ediyor. Bu artık Amerika’nın çöküşünün başlayacağı bir milattır. Tabi bu çöküş bugünden yarına olacak şey değil. Hillary Clinton’la Trump’ın daha önceki seçim yarışına bir göz atalım. Değineceğin konuyla ilgili onlarca makale ve yayın var. Birkaç tanesini burada tekrarlayalım.

         Independet’tan bir çeviri

 

 

 

https://www.indyturk.com/node/204826/yazarlar/trump%C4%B1n-yeniden-se%C3%A7ilme-stratejisi-tamamen-yanl%C4%B1%C5%9F-ve-ekibi-de-bunu-biliyor

Makale ortada. Düşüncesel büyü, Trump’ın dünyası tam çeviri metnine bakılacak olursa ve parametrelerini yıllar önce yazdığım ASA kitabımda göreceksiniz ki bu sözler sıradan mecaz barındıran sözler değil. Yine Hillary Clinton’la olan Trump’ın başkanlığıyla sonuçlanan seçimde Rusların elektronik sisteme müdahale ettiği dünya ve Amerikan medyasında hala konuşulmaktadır. Üstelik Trump’ın Ruslarla işbirliği yaptığı iddiasıyla bir soruşturma geçirdiği de bilinmektedir. Amerikan seçim sistemine bir göz atalım.

 

Elektronik posta ile oy kullanma, mektupla oy kullanma, bir eyalette oy pusulasıyla oy kullanama ve elektronik otomatla oy kullanama. Üstelik bu sene ilk defa oy kullanama işlemine aylar öncesinde başlandı. Hillary Clinton’la yaptığı seçimde Hillary Clinton’un avukatları mavi otomata basılıp, yani kendisine oy verenlerin mavi renk yanması gerekirken, kırmızı yandığını tespit etmişler ve mahkemeye gitmişlerdi. Yani Hillary’e oy basan aslında Trump’a oy basmış oluyordu. Bunun elektronik bir müdahale olduğu iddiası hala sürmekte ve teknik hatalardan kaynaklandığıyla örtbas edildiği Amerikan medyasında yazıldı çizildi. Diğer hile kısımları da bilinen şeyler. Pandemi sürecinde ciddi bir kaygı geçirmiş olan insan beynini manipüle etme teknikleri bu seçimlerde kullanıldı. Üstelik her iki tarafça. Oy verme kuyruğundaki insanlar A’ya oy vermeye giderken elektronik etkileşimle ve illüzyonla B’ye oy verdiler. Bir de sihirli pusulalar meselesi, kaybolan mürekkep. Detaylandırmaya gerek yok. Pusulaya basılan damga kendiliğinden yok oluyor, diğer tarafta beliriyor veya oy tamamen geçersiz olacak şekilde beliriyor. Bütün bunlar hile içerisinde ilüzyonik, teknik hokkabazlık numaraları. Ancak birde işin burası çok önemli ki; olmayanı var gösterme yetisi. A’ya oy çıkacakken B’ye çıkmış gibi inandırılan beyin kitlesi. İşte bu kısım diğer örnekler gibi değil. Bu olayın arkasında ücretleri çok uçuk rakamlar olan uluslararası sihirbazlar var. Küçük bir not: Lütfen bana sihir, büyü, gözbağcılık, illüzyon vs. konularında şu şöyledir bu böyledir diyerek yorum yazmayın. Bu konuda tuğla kalınlığında bir kitabım var. İsmi: ASA. Yani meseleleri bilerek yazıyorum. Bu iş sıradan bir büyü, muskacı, halk tabiriyle cinci falancı felancı işi değil. Bu iş sanılanın çok üstünde bir mesele. Teolojik açıdan dahi incelense birçok parametre sayılabilinir. Fakat çok fazla konuları derinleştirip polemiğe yol açmayacağım. Artık uluslar arası sihirbazlar  insan zihnini etkilemekte birçok altyapıyı tamamladı. Altyapı teknolojiden tutunda, beslenme kültürü (GDO), kimyasal ilaç kültürü ve birçok fıtrati koparılmadan mürekkep altyapılar insanlarda algıyı çabuk kabul etme, veriler üzerinde düşünmeme sorununu yerleştirdi. Küçük bir örnek:

Şehir kültürü insanın fıtratı dışı bir yaşam sistemidir. Ancak insan şehirden kopamamaktadır. Fıtratına aykırı olmasına rağmen. Şehir programlanmış bir sistemdir. Her şeyi bellidir. İşe ne zaman gidileceği, otobüsün kaçta kalkacağı, işyerlerine başlangıç, kapanış, trenler, uçaklar, hastaneler her şey bir program dâhilindedir. Her şey saatlidir. Yani programlıdır. Yarın şehirde ne olacağı bellidir. Yarının programının bugünden bilinmesi insan beyninde sistematik bir öngörü güvenliği sağlamaktadır. Bu yüzden kırsala giden biri hemen şehre dönmek ister. Beton tabutların, sıfır tabiatın olduğu fıtrat dışı yaşama. Ne kadar yaşam olduğu tartışılır. Eski medeniyetlerde şehirler ortak kullanım alanlarıydı. İmarethaneler, pazaryerleri, kervansaraylar vs. Oysa şimdi yaşam yeri. Gökdelenlerin ve fıtrata aykırı her türlü koşulun olduğu programın insanca benimsenmiş, insan beynine sunulmuş bir ikna kutusu. Bu kutu içinde oynanılacak olan her şey insan beynindeki algılamalara da bir kabul ve bir ikna sunmaktadır. Bu kutu içerisinde bir şey var gösterilmişse, gerçekte yok dahi olsa insan beyni onu kabullenmekte ve öyle algılamakta hiç zorluk çekmemektedir. Şimdi dönelim konumuza.

         Trump’ın Twitter’da yaptığı açıklamaya yani bu seçime:

 

İki tarafta sihirbazlara büyük para ödediler. Ve Amerika seçimleri adeta bir kobay seçim pozisyonunda. Şimdi bu tekniklerin bir şekilde dünyanın tümüne uygulandığını düşünecek olursak, kutumuzun içine olanı olmayan, olmayanı olan gibi gösteren ve insanlığa bunu yaparken eskisi gibi zorlanılmadığını, insanların algısına çokça basit bir şekilde müdahale edildiğini düşünürsek, insanlığı nelerin beklediğini bilmek kâhinlik olmasa gerek.

Ama endişelenmeyin! Her şeyin bir antisi vardır. Birde kutumuzu yoklayalım. Konu çok detaylı burada kesiyorum. Kendimizi ve nesillerimizi Büyük Turan için Türk Birliği’ne hazırlayalım.    

 

Saygılarımla.

“Tengri biz menen.”

Oktan Keleş

oktankeles@gmail.com

onaltiyildiz@gmail.com

Twitter:@oktankeles 

 

Linkler:

1 - https://www.indyturk.com/node/204826/yazarlar/trump%C4%B1n-yeniden-se%C3%A7ilme-stratejisi-tamamen-yanl%C4%B1%C5%9F-ve-ekibi-de-bunu-biliyor

2 - https://twitter.com/realDonaldTrump/status/1324004491612618752

 

Bu haber 9,637 defa okundu.