En Sıcak Konular

Emir Yıldızdan

Köşe Yazısı
Emir Yıldızdan
26 Aralık 2010

Kabe'yi Kim Tehdit Olarak Görüyor?




 Kâbe’yi Kim Tehdit Olarak Görüyor?[1]

 

“İnsanların kalbindeki Kâbe’yi,

Kâbe sevgisini, nasıl kaldıracaksın?”

 

İngiltere, Kâbe'yi neden tehdit olarak görüyor?

Birkaç gün önce gazetelerde şöyle haberler çıktı: İngiltere Dışişleri Bakanlığı koridorunda Savunma ve Stratejik Tehditler panosunda, teröristler, nükleer bombalar ve füzeler arasında bir de Kâbe fotoğrafı var. Kâbe stratejik tehdit olarak gösteriliyor. Haberde:[2]

 

 “Savunma ve Stratejik Tehditler Direktörlüğü başlığını taşıyan panoda füzeler, mayınlar, nükleer silahlar ve bazı terör saldırılarına ilişkin fotoğrafların yanında Kâbe'nin fotoğrafı dikkatimi çekiyor. Geniş açıyla hac döneminde çekilmiş bir fotoğraf. Protokol biriminden İngiliz mihmandarımıza, ‘Savunma ve stratejik tehditlerle Kâbe arasında ne gibi bir bağ var? Neden Kâbe'nin fotoğrafı buraya konulmuş?’ diye soruyorum. Bir süre baktıktan sonra sorunun ilgililerine yöneltilmesi gerektiğini belirtmekle yetiniyor. Aynı soruyu, Dışişleri'nde bir araya geldiğimiz ve radikal akımlarla mücadeleyle ilgilenen 'Prevent masası' yetkililerine yöneltiyorum. Yetkililer, ‘Anlamsız. Fotoğrafın orada olması bir hata.’ifadelerini kullanıyor.”

Peki, İngiltere neden Müslümanların kıblesini, haccın mekanını tehdit olarak görüyor? Bu tehdit İngiltere Dışişleri Bakanlığının mı bakış açısı sadece yoksa bu planın arkasında daha büyük bir plan mı var?

Neden böyle düşündüğümü şöyle açıklayayım:

‘Melekler Ağlarken’[3] kitabında şunlar anlatılmaktadır:

“Bir gün kendisine hac ibadeti hakkında sorular sormuştum ve İlhami Abi de bana şunları anlatmıştı:

- Hac ruhu azalsa da Şeytan laneti hacca gelinip kendinin taşlanmasından çok acı ve ızdırap duyar ve küçük düşer.

Hacdaki büyük ve küçük şeytan taşlama mekânları sembolik zannedilse de o iki taşlanan şeytanın kafası kuyudan oraya bağlanır. Her taş yiyişte büyük ızdırap duyar. Ona bunun çok büyük tesiri vardır. O alanda hacıların izdihamdan birbirlerini öldürmesinden şeytan çok zevk alır. Keyiflenir. Bu yüzden Efendimiz Hz. Muhammedimiz (sav) bir hadisinde şöyle buyurur:

‘O bölgede birbirinizi öldürmeyiniz.’

Bu yüzden ne olursa olsun hacca gidilmeli. Hac ibadeti bu yönüyle de eda edilmelidir. Mânâ yönünü inşallah Allah nasip etsin.

İlhami Abi’nin anlattıklarından ve bugün gözlerimin önünde gerçekleşen olaylardan sonra haccın bu yönünü daha farklı düşünmeye başlamıştım.”

 Şeytan, Hac İle İlgili Planını Şöyle Açıklıyor:

- Bu konuda elimizden gelen her şeyi yapıyoruz. Haccı engellemek için fitneler yayıyoruz. Hacca gidemesinler diye Müslümanlara ülkelerinde bin bir zorluk çıkartıyoruz. Elimizden gelen her şey yapılıyor. Kâbe emiri - Suudi kralı da bu konuda çok işimize yarıyor.

Bu konuşmalar Firavun’un, Şeytan’ın kızgınlıkla söylediklerine karşı yaptığı açıklamalardı ki Şeytan yine aynı kızgın sesle Firavun’u azarlamaya başladı:

- Sersem herif! Kâbe emirinin Suudi kralı olduğunu mu sanıyorsun?

Orası bütün Müslümanların malı.

Bunun üzerine:

- Efendim dedi Firavun. İleriki sayfa planlarımızda Kâbe’yi bombalamak yani ortadan kaldırmak var. Buna muvaffak olursak kim gelir ki buraya? Bu iş de biter.

İblis’in bu sefer sesi daha kızgın çıkıyordu.

- Kâbe’yi ortadan kaldırmakla bu işin biteceğini mi sanıyorsun? İnsanların kalbindeki Kâbe’yi, Kâbe sevgisini nasıl kaldıracaksın? Kâbe sadece bir yön mü? Onu Allah kıblegâh yaptı. Ortadan kaldırdığını farz et. İş bitti mi sanıyorsun?”

Melekler Ağlarken kitabında yukarıda anlatılanlardan sonra İngiltere’nin Kâbe düşmanlığını şimdi daha iyi anlayabildik sanıyorum. Bu düşmanlık, İngiltere Dışişleri Bakanlığını da aşan bir durum. Şeytan ile işbirliğinin bir neticesi değil mi? Şeytan’ın düşman olduklarına düşman olanlar, onun safında yer almış olmazlar mı? Şeytanla iş birliği yapanlar değil mi, Kâbe’yi tehdit olarak görenler? O kutsal mekânı, tehdit olarak gösterip Kâbe’yi yok etme planı Şeytan’ın Plan’ı değil mi?

Kâbe’yi tehdit olarak gören: İngiltere mi, Şeytan mı?  Karar sizin...




[1] 26.12.2010

[3] Oktan Keleş, Melekler Ağlarken, İlgi Kültür Sanat Yayınları, Sayfa 206 vd.



 

Emir Yıldızdan

buulkem@gmail.com

 



Bu yazı 10,541 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 1 Aralık 2023 Discovery Skandalı
    • 26 Mayıs 2021 Kara Yöneticiler ve Yılanların Öcü
    • 13 Ocak 2021 30 Saat Savaşları
    • 4 Ocak 2021 Günümüzün Fuggerleri, Aşı ve Korku İmparatorları
    • 30 Mayıs 2020 Göktürklerden Hediye
    • 1 Nisan 2020 Kulbak Bilge İle Çağı Anlamak
    • 7 Aralık 2019 Turks ve Caicos Adaları
    • 19 Mayıs 2019 Barbarosun Sancağı
    • 12 Aralık 2018 NATO mu PESCO mu?
    • 17 Ağustos 2018 Papaz Kaçtı Oyunu
    • 17 Aralık 2017 Yüzyıllık İntikam
    • 13 Ağustos 2017 Gökteki Türklerle Yerdeki Türkler Birleşti!
    • 31 Temmuz 2017 Pentagon'un Planını 5 Yıl Evvel Deşifre Etmiştik
    • 21 Temmuz 2017 Gargad-DNA Görünmezliği Projesi ve Manyetik Biyoloji
    • 23 Haziran 2017 27 Uçağın Sırrı
    • 4 Mayıs 2017 LOLAN (LÜLEN)-ECE-AYSULU TÜRK'e Kavuştu!
    • 6 Şubat 2017 13 Ocak 16.40, Denktaş, İstanbul
    • 1 Ocak 2017 Tarikatlar-Cemaatler ve İstihbarat-1
    • 6 Aralık 2016 Ordu, Bütün Türk Milletidir!
    • 1 Kasım 2016 Sessiz Sözsüz Yaşananlar

    ON ALTI YILDIZ'da Ara Internet'te Ara  

    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    7,711 µs