Yaşadıklarımız olağan şeyler değil, ama ben dâhil bütün Kalperenlere olağan geliyor artık. Daha önce de şimdiki anlatacaklarıma benzer, yaşadığımız bir olayı makale olarak yazmıştım. 2017’deki o meşhur geceyi anlatmıştım.
https://www.onaltiyildiz.com/?haber,6187
Şimdi anlatacağım olayın yaşandığı mekân yukarıdaki linkteki olayın geçtiği tepeye yaklaşık kuş bakışı 2 km kadar uzaklıkta.
Yine bize olağan gelen, ama böyle bir şeye ilk defa şahit olan çocuklarımıza ise olağanüstü gelen başka bir gecede yaşadıklarımızı anlatmaya çalışacağım. Bu sefer 80 değil, 10 kişiydik.
2019 yılının Ağustos ayı. İzmir’den kardeşim Recep ile iki ayrı araba ile yola çıktık. Onun yanında eşi ve çocukları benim yanımda da benim çocuklar…
İzmir’in sıcak ve nemli havasını geride bırakarak yaklaşık 1-1,5 saat yolculuktan sonra dağa doğru tırmanıyoruz.
Her taraf yemyeşil orman ve serin bir hava. Gündüz 35-40 derece olan ovadaki sıcaklık gece burada 10-15 dereceye kadar düşüyor ve ister istemez hırka ve kazak giymek zorunda kalıyorsunuz. Gündüz tişörtle, gece ise kazakla. Oraya giden Kalperenlerimiz iyi bilirler
Gündüz çocuklarla ormanda devasa ağaçların arasında yürüyüş yaptık… Şimdilerde buna ‘trekking’ diyorlar.
Akşamüzeri ise Oktan Kağanımın misafiriydik... Mütevazı bir köy evi. Bir oda yarım salon… Alt kat henüz düzenlenme aşamasında… Bahçede üstü açık bir çardak. Çardağın arka tarafında; küçük bir kümes, ördekler ve kazlar için mini bir havuz, kuşlar için yuvalar… Ve biz oradayken genelde bağlı olan Kurt köpeği…
Akşam yemeğimizi yedik, biz çaylarımızı yudumlarken çocuklar ise hem dondurmalarını yiyor hem de Oktan Amcalarına ardı arkası gelmeyen sorular soruyorlar…
Hepsinin ağırlıklı konusu uzay, uzaylı vs. Belli ki anlatılanlardan ve izledikleri filmlerin etkisinde kalmışlar. Oktan Amcaları da sabırla onların sorularını cevaplandırıyor. Etraf zifiri karanlık. Hepsinde heyecan ve korku var. Bahçedeki 2 metrekarelik çardakta oturuyoruz ve herkes sıkışık vaziyette, kimse yere inmiyor.
Oktan Kağanımız; “Şimdi herkes sırtüstü uzansın ve gökyüzünü seyretsin.” diyor. Çıplak gözle Samanyolu müthiş büyüleyici görünüyor. Bana göre gökyüzünü çıplak gözle gözleyeceğimiz en iyi noktalardan biri burası. Bir de Antalya'daki teleskop kurulan bölge.
Yıldız kaymalarını vs. herkes birbirine gösteriyor. Yıldızlar o kadar yakın görünüyor ki…Muhteşem bir manzara.
Oktan Kağanım “yaklaşık bir aydır gökyüzünde hiçbir hareket olmadığını” söylüyor.
Günlerden 20’yi 21’e bağlayan gece, dedim ya Ağustos ayı.
Gece saat 01…
Herkesi heyecanlandıran bir ses:
“Karşıda UFO var!” Hepimiz karşı dağın tepesine bakıyoruz, dev bir ışık küresi… Orada bulunan 10 kişi görüyor bu anı.
Biraz sonra başka bir yönde bir tane daha… Çocukların heyecanı ve korkuları tavan yapmış durumda. Filmlerde izlediklerini şimdi kendi gözleriyle görüyorlar.
Daha önce Oktan Kağanımız Kalperenlerle olan bir sohbetinde anlatmıştı:
“Bazı yıldızlar, yıldız olarak gördüklerimiz, yıldız değil. Kendi öyle gösteren uzay gemileri var.” demişti. Bu bilgiye ben o zaman çok şaşırmıştım. “Nasıl tespit edilemiyor vs.?” diye.
Sonra bu konuyla alakalı bilimsel makaleler yayımlandı.
(Harvardlı profesör 'uzay gemisi' iddiasıyla ilgili olarak: Meslektaşlarım açıklamaya çekiniyor deyip;
Ekim 2017'de Hawaii'deki Pan-STARRS teleskobu tarafından keşfedilen ve Güneş Sistemi'ne giren yıldızlararası ilk cisim olarak tarihe geçen Oumuamua ile ilgili birkaç ay önce The Astrophysical Journal Letters'ta yayınlanan makalede bu cismin bir uzay gemisi olabileceği ihtimali gündeme getirilmişti. Makalenin yazarlarından biri olan Harvard Üniversitesi Astronomi Bölümü Başkanı Profesör Avi Loeb, Haaretz ve Der Spiegel'e verdiği röportajlarda kendisini uzay gemisi ihtimaline yönlendiren nedenleri anlattı ve meslektaşlarının da bu ihtimali kabul ettiğini ancak halka açıklamak konusunda endişeli davrandıklarını söyledi.)https://www.onaltiyildiz.com/?haber,7152
Oysa biz Kağanımız sayesinde çoktan bu bilgiye vakıf olmuştuk. O gece bir şey daha öğrendik. Aşağıda anlattığım konuyla ilgili de yayımlanmış bir makale göremedim, ama demek ki daha vakti var.
Biz karşı dağdaki UFO hareketlerini izlerken, bir ara sayı çok arttı. Ben espri ile karışık sordum: “Hayırdır Oktan Abi, düğünleri mi var, bu kadar kalabalık dolaşıyorlar?”
Herkes güldü.
Oktan Abi, sol tarafımızda bir yıldızı işaret ederek: “Bakın, o yıldız değil, biraz sonra yer değiştirecek.” dedi. Gerçekten de az sonra başka bir noktaya gitmişti yıldız sandığımız nesne.
Gökyüzü parlak ve muhteşemdi. Birden bir bulut belirdi üzerimizde. Aslında bulutlu bir hava da yoktu.
Oktan Abi:
“O bulut değil, bazıları kendini öyle gösteriyor.” dedi. Bu bilgiyi de o gece öğrenmiş olduk. Bakalım yukarıda alıntıladığım Profesör Avi Loeb’in makalesi gibi bir makale ne zaman yayınlanır. Dedim ya, biz artık biliyoruz. Herkesin bilmesi ve inanması için de bilimsel makalelerin yayınlanması lazım.
Bulut bize yaklaştı tam tepemizdeydi.
Ben: “Bakın bizimkiler düğünü yaptı, takı merasimi başladı herhâlde. Bize de şimdi bir hediye gönderirler.” dedim.
Çocukların hepsi “bu imkânsız” der gibi güldüler.
Biz çardağa uzanmış o bulutu takip ediyorduk. Birden benimle yeğenim Latif’in arasına bir şey düştü. Hemen elime aldım, sıcaktı. Bu bir göktaşı idi. Yüzük kaşı kadar. Az önce gülenler, şimdi şaşkınlıkla elden ele alarak, tişörtleri ile tutarak taşı inceliyorlardı.
Oktan Abi: “Erol, al onu yüzük yaptır, tak” dedi.
Simsiyah bu taşı aldım. Özenle cebime koydum.
Ertesi gün İzmir’e indiğimde Bornova’da bir gümüşçüye girdim ve vitrinde bulunan bir yüzüğü göstererek; “O taşı çıkarıp, şu siyah taşı onun yerine koyabilir misin?” dedim ustaya.
“Olur.” dedi.
Dediği gibi de yaptı. “Abi bu taş sanki bu yüzüğe göre kesilmiş, hiç oynamadan yerine oturdu.” dedi.
Göktürklerin hediyesi olan siyah taşlı emanet yüzük artık benin parmağımda. Latif yeğenim büyüyüp, yüzük parmağına olunca, ona geçecek…
O geceden iki gün sonra Oktan Kağanım, Recep ve Hamdi, sitede yayınlanan o görüntüleri çektiler. Bilemiyorum belki Hamdi ile Recep, izin verilirse neler yaşadıklarını, uzaylı ile neler konuştuklarını anlatırlar. Niye indiler, nereden geldiler?
Bazen yorumlarda soruyorlar niye net görüntüler yayınlamıyorsunuz vs.
Bu konulara şahit olmuş biri olarak şunları söyleyebilirim:
Orası bir stüdyo ortamı değil. Kaldı ki çoğu zaman neyle karşılaşacağımızı da bilmiyoruz. Bazen o ortamda aklımıza gelecek en son şey çekim yapmak oluyor. Bir de cep telefonları ile çok UFO çektim. Çıplak gözle çok net görünenler, telefonda nedense o kadar net görünmüyor. Bütün bunlara rağmen bir takım görüntüler elbette çektik. Bazı görüntülerin yayınlanması için de zamana ihtiyaç var.
Ben 10 kişi ile beraber bir gecede yaşadıklarımı anlattım. İsteyen inanıp inanmamak da serbest. Ama tarihe de not düşmek gerekir. Elbette sıradan olaylar değil.
Ama şahit oldum Oktan Kağan’ımın yetkilerini… Yeryüzünü ve gökyüzünü dolaşanlara selam olsun. Türk’ün çağı başlamıştır denildi. Türk’ü gördüm, çağlarda gezen… Bilimin geleceğe noktaları, onlar çoktan geçmiş. Kıymet bilmek ve kıymetlendirmek gerekir.
Gündelik hayatın telaşı içerisinde ve kısır siyasi çekişmeleri yaşayanlar anlayamazlar onları... Onların âlemleri çok farklı. İyi ki onlar Türk ve bu ülkedeler.
Kabul ediyorum, yaşadıklarım normal şeyler değil. Ama yaşadım ve şahit oldum. Bazı şeylerin artık bilinmesi gerekir. Türk Çağı başladığına göre yavaş yavaş sırlar da açılacaktır…
İnşallah anlatmama izin verilenleri sizlerle yine paylaşırım.
Kalperenlerden de Ömer, Serdar ülke ülke nasıl dolaştıklarını anlatsalar…
Ay’daki türbenin yüzüğünü elinde tutan kardeşimize de selam olsun…
Selam olsun Oktan Kağanıma…
Selam olsun yerdeki ve gökteki Türklere…
Emir Yıldızdan
Twiter:@EmirYildizdan
https://www.onaltiyildiz.com/?haber,7917/gokturklerden-hediye
Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.
Yorumlar
+ Yorum Ekle