En Sıcak Konular

Emir Yıldızdan

Köşe Yazısı
Emir Yıldızdan
10 Ocak 2011

Singularity Yine Gündemde



Singularity Yine Gündemde[1]

“Sana ibret gerek ise gel göresin bu Sin’leri.”

Yunus Emre

 

‘Ölümsüzlük çok yakın’ masalını niçin anlatıyorlar?

Türkiye’de ilk defa Oktan Keleş gündeme getirmişti Singularity terimini. “Singularity Tehlikesi - Bilinç Kıyameti”[2] makalesinde;

“Şeytanî seçilmiş zekâların yeni ürünü. Yeni din anlayışına biçtikleri rol.” Demiş ve eklemişti:

1-    Önce insanlık bilincini, hafızasını, zekâsını silmek.

2-    Daha sonra kendi anlayışlarını, insanlığın sıfırlanmış zekâ ve hafızasına işleyerek yeni bir bilinç oluşturmak.

Silinecek insanlık bilincinde dinî inançlar dâhil olmak üzere tüm bilgiler; dünya insanını ilgilendiren tüm argümanlar mevcut. Böylelikle, seçilmiş bir dünya kitlesine bir nevi bilinç kıyameti yaşatıp yeni bir çağ başlatmak.

Amaçlanan asıl plan, dünya hafızasını (tarihini) tümden yok edip, yani insanlık bilgisinden kopartıp, yeni bir tarih başlatmak.

Singularity içeriğinden birkaç plan:

1-    Tüm zekâlar aynı seviyeye getirilmeli.

2-    Tüm insanlık bilinci yok edilmeli.

3-    Bu, aşamalı olarak bilim ve yeni bir akım hâlinde gerçekleştirilmeli.

4-    ‘Bilim öyle ileri gitmiştir ki…’ inancı insanlara, yani bilimle alakası olmayan insanlara hissettirilip onlarda aşağılık kompleksi ve işe yaramadıkları psikolojisi yaşattırılmalı.

5-    Dahiler, zekiler, bilim insanları elenmeli.

6-    Dünyada süper beyinler zümresi ve işe yaramazlar zümresi oluşturulmalı.

7-    Bilimde gelinen durumun her insanı ölümsüz kılacağı düşüncesi telkin edilmeli ve buna inandırılmalı.

8-    Kafası kesilen bir insanın dondurulup tekrar birleştirileceği çalışmalarının deklare edilmesi. (Birinin kafasını kesip sonra birleştirme -sözde- mucizesi; Deccalî bir vasıf.)

9-    Dijital bilimin, insan vücudu ve suretini ele geçirmesi. Önce zihinden başlayarak yarı makine (organları plastik) insanların meydana getirilmesi.

10-       ‘Uzun yaşamın sırrı çözüldü.’ imajının (ölümün yenilmesi) oluşturulması. Böylelikle ortada hesap verilecek bir gün olmayacak.

11-       En güvenilir insanların bizzat bu işlere, deneylere kendilerini kobay olarak kullandırtmasıyla ‘güvenilirliğin’ arttırılması.

Bu işin başındaki adam Ray (Raymond) Kurzweil'dir. Ray Kurzweil, Dünya Büyük Şeytanî Organizasyonu'nun 9'lar konseyi adayıdır. İlk 21 kişi arasında. Bilim dünyasının karanlık prenslerinden biri.

Bu şahıs (Ray Kurzweil) kafasını kestirip klonlanmasını istemektedir. Hz Davud'un Calut'un kafasını kesişinin sembolü gibi…"

Son günlerde kafası kesilen birçok insan cesedi bulundu. Bu konuyu daha önce yazmıştık.[3]

‘Ölümsüzlüğün yolu açıldı.’ yalanının asıl amacı ne?

Burada planın en can alıcı noktalarından biri de, ‘Sizin vücut organlarınız ölümlü, onları değiştirip sizi ölümsüz kılacağız.’ imajını dünya çapında işlemeye başladılar. ‘Bilim o kadar ileri gitti ki, bilim artık insanları ölümsüz yapacak hale geldi, arık herşey sizin elinizde’ deyip sahte cennet vaadetmektedirler.

Şimdi yukarıda anlattıklarımızdan sonra, gazetelerimizde[4] bugün yayımlanan habere bakalım:

Yukarıda anlatılan her şey, bugün bir bir uygulanıyor. Sinsi plan adım adım devam ediyor.  Raymond Kurzweil yine sahnede:

İşte haberin ilgili bölümleri:

“Ölümsüzlük artık çok yakın!

Gelecekte bilim tarafından yaşlanmanın yavaşlatılarak, insan vücudunun daha dayanıklı ve sağlıklı bir hale getirilebileceği düşünülüyor. Üstelik bu çok da uzak değil...

Dünya ölümsüzlüğün sırrını arıyor. Rusya’dan ABD’ye bilim adamları, uzun yaşamın hatta ölümsüzlüğün sırrını keşfetmeye çalışıyor.

Rusya’da bulunan Moskova Devlet Üniversitesi’nden Vladimir Skulachev, Rusya Cumhurbaşkanı Dmitri Medvedev tarafından da destekelenen 40 yıllık çalışmalarının sonucunda ölümsüzlük hapına çok yaklaştığını açıkladı. Hapın, oksijenin vücuttaki hücrelere zararlı etkisini durdurarak, hücrelerin ölmesini engellediğini söyleyen Skulachev, çalışmalarında son iki seneye girdiğini iddia etti.

İnsanların ölümsüz olabileceğine inanan ‘Ölümsüzlük’ kitabının yazarı biyofizikçi ve doktor Roland Moreau, sigara kullanımının sonlanması, yiyeceklerin doğallaşması, şeker tüketiminin azalması ve düzenli egzersiz yapılması sayesinde insan ömrünün uzayacağını söylüyor.

Ölümün hastalık olduğuna inanan bir diğer bilim insanı da Amerikalı Raymond Kurzweil. Kurzweil, meyve sineklerinin genetiğiyle oynayarak yaşam sürelerini yüzde 550 uzattıklarını, şimdi aynı yöntemi insanlara uygulamaya çalıştıklarını söylüyor. Kurzweil kendi de ölümsüzlüğe ulaşmak için organik besleniyor, düzenli egzersiz yapıyor ve günde 250 kadar vitamin ve yardımcı ilaç alıyor.”

Yukarıdaki 9. Madde de:

“Dijital bilimin insan vücudu ve suretini ele geçirmesi… Önce zihinden başlayarak yarı makine (organları plastik) insanların meydana getirilmesi.” denilmekteydi.

Yukarıdaki haberde anlatılanlar bize planın nasıl işlediğini açıkça göstermektedir.

 Emir Yıldızdan

 


[1] 10.01.2011

[2] http://www.onaltiyildiz.com/artikel.php?artikel_id=33

   Oktan Keleş, Deruni Devlet-Kutsal Halı, İlgi Kültür Sanat Yayınları Sayfa 19  Vd.

[3] 

[4] https://www.milliyet.com.tr/pembenar/olumsuzluk-artik-cok-yakin-1337125



Bu yazı 8,625 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 1 Aralık 2023 Discovery Skandalı
    • 26 Mayıs 2021 Kara Yöneticiler ve Yılanların Öcü
    • 13 Ocak 2021 30 Saat Savaşları
    • 4 Ocak 2021 Günümüzün Fuggerleri, Aşı ve Korku İmparatorları
    • 30 Mayıs 2020 Göktürklerden Hediye
    • 1 Nisan 2020 Kulbak Bilge İle Çağı Anlamak
    • 7 Aralık 2019 Turks ve Caicos Adaları
    • 19 Mayıs 2019 Barbarosun Sancağı
    • 12 Aralık 2018 NATO mu PESCO mu?
    • 17 Ağustos 2018 Papaz Kaçtı Oyunu
    • 17 Aralık 2017 Yüzyıllık İntikam
    • 13 Ağustos 2017 Gökteki Türklerle Yerdeki Türkler Birleşti!
    • 31 Temmuz 2017 Pentagon'un Planını 5 Yıl Evvel Deşifre Etmiştik
    • 21 Temmuz 2017 Gargad-DNA Görünmezliği Projesi ve Manyetik Biyoloji
    • 23 Haziran 2017 27 Uçağın Sırrı
    • 4 Mayıs 2017 LOLAN (LÜLEN)-ECE-AYSULU TÜRK'e Kavuştu!
    • 6 Şubat 2017 13 Ocak 16.40, Denktaş, İstanbul
    • 1 Ocak 2017 Tarikatlar-Cemaatler ve İstihbarat-1
    • 6 Aralık 2016 Ordu, Bütün Türk Milletidir!
    • 1 Kasım 2016 Sessiz Sözsüz Yaşananlar

    En Çok Okunan Haberler


    ON ALTI YILDIZ'da Ara Internet'te Ara  

    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    11,414 µs