27 Aralık 2013

Parlayan Bir Yıldız: 16 Yıldız

13 Eylül 2011 tarihinde, Emir Yıldız’dan  romanımızın 7. Bölümü olan “Kimler 'Altın Vuruş' Yapmak İstiyor?” başlıklı bölümü yayınlamıştık. O makale için “bu tarihi makalenin değeri zaman içersinde daha iyi anlaşılacak” diye de ekleme yapmıştık. Bu  söylediklerimizi elbette bir iddia olarak söylememiştik. Böyle bir şeyden Allah’a sığınırız.

16 Yıldız’ın her söylediğinin gerçekleşmesi Allah’ın bir lütfu. Bu siteyi takip edenlerin de yakından bildiği bir şey var, burada bir “el” var.

 Oktan Keleş’in açıklamaları kısa bir zaman sonra karşılık buluyor ve her seferinde “12”den vuruyor. Niye acaba? Hiç mi düşünülmüyor? 

16 Yıldız’ı takip edenlerin her gün artmasının elbette bir sebebi var. Sitemizin ilk yayına başladığında,  binler civarında olan günlük ziyaretçi sayımızın bugün yüz binlere ulaşması, analizlerindeki tam isabettin yanında alışagelmişin dışında “kapılar” açmasından da kaynaklanmaktadır. 16 Yıldız’ın şanslı okuyucuları olaylara artık “farklı” bir bakış açısı ile bakmaktadırlar. Yerli ve yabancı medyada yer alan binlerce plandan bahsedilirken, 16 Yıldız her seferinde şunu vurguladı: Tamam ama, “Allah’ın da bir planı var…” 

Konunun ehilleri, 16 Yıldız’daki “eren” bilgilerini elbette biliyorlar/görüyorlar.

Ha, “ben böyle şeylere inanmam” diyenler de elbette olacaktır. Bundan da doğal bir şey olamaz. Ama böyle diyenlerin dahi 16 Yıldız’ı takip ettiklerine inanıyoruz.

Bütün bunları kendimizi övmek için söylemiyoruz. 16 Yıldız’ın yaptığı “işin” farkında olarak bunları anlatıyoruz. Buradaki analizler ve yazılar, hem Devlet için hem de kişiler içindir. Herkesin payına düşen bir hisse muhakkak vardır. Dikkate alınır veya alınmaz. Biz vazifemizi yapmaya gayret ediyoruz. Eksiklerimiz de elbette vardır. İnsanız neticede…

Bu kısa girişten sonra bugün anlatacaklarımıza gelelim: Yukarıda “Emir Yıldız’dan”  romanımızın 7. Bölümündeki yazıdan bahsettim. O yazı hem Devlet için hem de kişiler için önemli ipuçları ile doluydu.

Wall Street’in ekonomi uzmanları bu makaleyi yazsaydı dünya medyası göklere çıkarırdı. MBA yapmış, Dünya Bankası Uzmanları yere göğe konulmazdı. Ama Allah’a şükür ki, bu analiz bizim gibi “garib’e”  nasip oldu. Unvansız, namsız, nişansız…

Evet altındaki büyük oyuna işaret etmiş ve altın’ın değerini kaybedeceğini ifade etmiştik. Hatta yeni bir materyalden de bahsetmiştik. O yazıyı yazdığımız tarihte altın’ın ons’u 1900 Dolardı. Çeyrek altın 180 Tl’ydi. (13.09.2011). Bugün itibarıyla altın’ın ons’u 1195 Dolar, çeyrek altın ise, 132 TL.

Ne demiştik 13.09.2011 tarihli o yazımızda:

İşte burada yine dünya halkı kandırılmaktadır! Neden mi? Paranın firavunu Wall Street’te, “dokuzlar” toplantısında birtakım karar alınmıştır: Dünya halkları, altına yönlendirilip, altın aldırılacaktır. Sonra ne yapılacaktır? Altın fiyatları belirli bir düzeye gelince satılacaktır. Yani, yine paraya dönüştürülecektir. Bu zaten yapıla gelen bir aldatmacadır.

Şimdi gelelim asıl plana: Yeni dünya ekonomik sisteminde altının değeri: Orta sınıf metaller sınıfına alınacaktır. Tıpkı yukarıda bahsettiğimiz gibi; tarih içinde hisse senedi ve para gibi değersiz konuma gelecektir.  Büyük bir ekonomik güç olarak değer gören, büyük önem atfedilen altın, yerini yeni bir “materyale bırakacaktır.”

Bundan sonra tüm ekonomik değer ve güç bu yeni materyale yüklenecek!  İnsanların yeni güç sembolü bu "materyal" olacaktır!

Devamı: http://www.onaltiyildiz.com/haber.php?haber_id=1020

Evet böyle demiştik o tarihi makalede. Altındaki düşüş ortada. Peki yeni materyal ne oldu? İşte bu konuda da İngiltere'den bir haber düştü bugün medya bültenlerine. Tıpkı o yazımızda ipuçlarını verdiğimiz gibi taklit imkanı zor olan ve kehribar tozları  veya katalin (*) katılmış yeni bir polimer…

Haber gazetelerde ve internet sitelerinde şöyle yer aldı:

“İngiltere merkez bankası, 2016'dan itibaren kâğıt para yerine plastik para basılmaya başlanacağını açıkladı. Tedavüle ilk olarak üzerinde eski başbakan Winston Churcill'in bulunduğu 5 sterlinlik banknotlar girecek.

Bir sene sonra basılacak 10 sterlinlik banknotlarda ise yazar Jane Austen yer alacak. Hammaddesi polimer olan plastik paranın kâğıt paraya göre 2,5 kat daha dayanıklı olduğu belirtiliyor. Plastik para leke tutmuyor, kolay kolay da taklit edilemiyor. Hatta çamaşır makinesinde yıkanınca bile bozulmuyor ancak ütülenirken aşırı sıcağa maruz kalınca eriyor.”

http://www.cnbce.com/haberler/finans/ingiltere-plastik-paraya-geciyor

http://ekonomi.milliyet.com.tr/2016-da-plastik-banknota-gececek/ekonomi/detay/1809310/default.htm

İlginç değil mi? Üstelik İngiltere bu yeni paraya (materyal’e)  2016 yılında geçiyor.

 

Emir Yıldızdan       

buulkem@gmail.com    
Twitter: @emiryildizdan 

(*)
Katalin, 1930’larda popüler olan termoset polimere verilen isimdir. Kimyasal olarak, fenol formaldehid reçinesidir. Katalin; üretim süreci (iki aşamalı üretim) bakımından diğer bakalit türlerinden farklı (talaş ya da karbon siyahı gibi doldurma maddeleri kullanılmadan) bir bakalit türüdür. Osmanlı kehribarlarının içerisinde katalin tozları da kullanılmıştır. 

Bu yazı 12,312 defa okundu.