Nazar Boncuğu

17 Eylül 2013 10:38 tsi
Her Şeyi Gören Göz, Şeytan’ın Gözü Ve Nazar Boncuğu İlişkisi

            HER ŞEYİ GÖREN GÖZ, ŞEYTAN’IN GÖZÜ VE NAZAR BONCUĞU İLİŞKİSİ 

 

Piramitlerden birinin içinde Şeytan’ın evi saklıdır, dedik. “Piramit”in üzerindeki “her şeyi gören göz” denen sembolde, Şeytan’ın Kabe’yi, Âdem’i ve Yaradan’ın yarattıklarını takip ettiğini ve bugün de bu olgunun devamının olduğunu söyledik. Şeytan ve Şeytanîlerin hain izleyen gözü Yaradan’ın yaratışını takip ediyor. Bugün Şeytanîler birçok bilim dalını gasp etmiştir. Oysa Yaradan, asıl her şeyi görendir. Bunu bildiklerinden, Allah inancını insanlık bilincinden silmek çabasındadırlar. “Her şeyi gören göz”ün insanlığa bakışı, Yahudilerin Masonik hain bakışıdır. Her türlü bilgileri kendi emelleri uğrunda, insanlığın aleyhine kullanırlar. Her şeyi bilen ancak Allah’tır. Bu hain bakışlarından Allah’ı habersiz sananlar şu ayeti okusunlar: 

“ALLAH GÖZLERİN “HAİN BAKIŞLARINI” BİLİR, GÖNÜLDE GİZLEDİKLERİNİ DE…” Mümin / 19 

Göz sembolünün muskalardaki yeriyle ilgili, geçmişten günümüze sürdürülen bu Şeytanî geleneğinden bahsedelim. Günümüzde, özellikle mavi üzerinde göz bulunan, ülkemizle de neredeyse özdeşleşen “nazar boncuğu”nun tarihsel bağlamını anlayalım. Nedir nazar boncuğu? Mavi renkli olup, cam ve taş gibi maddelerden yapılan; bebeklere, insanlara, evlere asılan nazarlık. 

Bugünkü nazar boncuklarının kökeni de Eski Mısır muskalarına ve “her şeyi gören göz” denen Şeytan gözüne dayanır. 

Bir hadis-i şerifte Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (sav): 

“Kim nazarlık, muska benzeri şeyleri söküp kırar, atarsa, Allah ona köle azat etmiş sevabı verir.” buyurur. 

Bu gibi şeyleri, “nazara” ya da halk dilinde “göze iyi gelir” diye takanlara, onlardan medet umanlara şu ayetler cevap verir: 

“GÖZLERİN HAİN BAKIŞLARINI ALLAH BİLİR, KALPLERİN GİZLEDİKLERİNİ DE… ALLAH HAK İLE HÜKMEDER. ONLARIN O’NDAN BAŞKA YALVARDIKLARI İSE HİÇBİR ŞEYİ YERİNE GETİREMEZLER. ŞÜPHESİZ Kİ ALLAH HAKKIYLA İŞİTEN VE GÖRENDİR.” Mümin / 19 

Bugünkü muska âdetlerini, ileride bazı konularda işleyeceğiz. 

Şeytanîler göz enerjisiyle de insanlara sihir yapıp etki altına almaktadırlar. Fakat bunlar; bu tip nazar boncukları, zaten onların ritüellerindendir. Bunlar fayda vermez. Sığınılacak merci Allah’tır; nazar boncukları değil… 

Bir ayette, “SENİ GÖZLERİ İLE DEVİRECEKLERDİ.” buyrulması nazar; yani gözün enerjisiyle etkiyi gösterir. Bunlara ileride değineceğiz. 

Alttaki haç şeklindeki muska Mısır Tanrısı Ra’ya ait bir semboldür. Haç konusunu da işleyeceğiz. Tüm bunlara, insanlara yapılan büyü, ilizyon ve insanlığın zihnine yerleştirilen konu ve semboller olduğundan değiniyoruz.

---

 

---

Tanrı Horus ve “her şeyi -sözde- gören göz”, günümüzde evlerimizde, nazar boncuklarında; sözde kem göze karşı… Komik olan, zaten bunlar onların kem gözleri, sembolleri. Daha önce değindiğimiz elin içindeki göz de budur.        

---

               

---

 MUSKALAR: Mısırlılar süs eşyası olarak taşıdıkları veya mumyaların içine koydukları pek çok muska veya uğurluk kullanırlardı. Sihirli sözcüklerin veya tanrıların tasvirlerinin bunları taşıyanları koruyan bir güce sahip olduğuna inanırlardı. Hiyeroglif işareti olan göz “esenlik”, halkalı haç “yaşamak”, scarab (pislik böceği) “dönüşmek, değişmek” anlamına gelirdi. Muskalar tıpkı “Ced” sütunu veya tapınılan tanrıların küçük heykelcikleri gibi ilahî simgelerin betimlemeleri de olabilirdi.

---

         

---

  Yukarıda geçen “pislik böceği” ibaresi bize bir ayeti hatırlatmıyor mu?                

---

---

   “BUNLAR ŞEYTAN İŞİ “PİSLİKTİR”. FAL, DİKİLİTAŞLAR, PUTLAR (MUSKA) ŞANS OKLARI. BUNLARDAN UZAK DURUN Kİ KURTULUŞA ERESİNİZ.” Maide / 90       

“SİZ BENİ ALLAH’I İNKAR ETMEYE VE HAKKINDA BİLGİM OLMAYAN NESNELERİ O’NA ORTAK KOŞMAYA DAVET EDİYORSUNUZ. BEN İSE SİZİ, ÇOK GÜÇLÜ VE ÇOK BAĞIŞLAYICI ALLAH’A DAVET EDİYORUM.” Mümin / 42                

Ayet çok düşündürücü…

İblis’in hain gözüyle piramitten; kendi evinden Allah’ın yerdeki ve gökteki ayetlerini izlediğini ve elde ettiği sonuçları yandaşları Şeytanîlere verdiğini söyledik. Tüm bunlar olurken, bu izlemelerin, bilimsel yönde elde edilen bilgilerin büyü olarak kullandığını da belirttik.

Buna bir örnek:

Uzaktan kumanda 1930’larda bulunmuştu; fakat uzun yıllar gizlendi. Gizli servisler kullandı. Şeytanîler insanlığı etkilemede, ilizyon etmede kullandı. Daha sonra, 80’li yıllarda deşifre olunca piyasaya sürüldü.

Bir başka örnek:

Bugün kablosuz elektrik akımı sağlandı. Bir insan bir insanı bu şekilde çarpsa, üzerinde çalışılan insanlar açısından ne düşünülür? Şeytan ve yandaşları kainatı ne kadar izlerlerse izlesinler bilimsel yönde veya varoluş konularında, tüm sırlara vakıf olamazlar.

Örnek bir ayet:

“BEN İBLİS’İ VE TAYFASINI, NE GÖKLERİN VE YERİN YARATILIŞINA, NE DE KENDİLERİNİN YARATILIŞINA ŞAHİT TUTMADIM. HİÇBİR ZAMAN YOLDAN ÇIKARICILARI DA YARDIMCI EDİNMEDİM.” Kehf / 51

Bu ayet gösterir ki sihir konuları ve saptırma araçları Şeytan ve taraftarlarının kendi idealleridir. Zira her şeyi yaratan ve her şeyi bilen yüce Allah (cc)’dur. Bu hususta birçok ayet vardır. Biz bir örnek verelim konuyla bağlantılı:

“O, GÖKLERİN VE YERİN EŞSİZ YARATICISIDIR. O’NUN EŞİ YOKTUR. NASIL ÇOCUK İSNAT O’NA EDEBİLİRLER? HER ŞEYİ O YARATMIŞTIR VE HER ŞEYİ HAKKIYLA BİLEN O’DUR.” Enam / 101

Öyleyse bu ilimleri Şeytan ve yandaşlarından önce inananlar elde etmeli ve yaratılışı, Allah’ın emrettiği gibi tefekkür etmelidir.

“DE Kİ: YERYÜZÜNÜ BİR GEZİNİN DOLAŞIN DA ALLAH’IN NASIL YARATMAYA BAŞLADIĞINA, NELER YARATTIĞINA BİR BAKIN.” Ankebut / 20

Piramitlerin sırlarından devam edelim:

“Üçgen şekli en uçta enerjiyi alır.” dedik. Bu yüzden piramitlerin içindekiler, doğal bir koruma sağlandığından pek bozulmaz. Cinler konusu başlı başına bir konu; fakat biz sadece büyü ile ilgili kullanım alanlarına değineceğiz. Havada frekanslar vardır; radyo, televizyon ve internet bilgileri… Bu frekanslar sayesinde dünyanın bir ucundan diğer ucuna bilgi ulaştırırlar.

Bilgisayar konusuna örnek:

“Sebe Melikesi Belkıs’ın tahtını kim getirir?” dendiğinde:

“CİNLERDEN BİR İFRİT, BEN ONU SANA, SEN MAKAMINDAN KALKMADAN ÖNCE GETİREBİLİRİM DEMİŞ VE EKLEMİŞTİ; BEN BUNU YAPACAK KUVVETTEYİM VE KENDİME GÜVENİYORUM.” Neml / 39

Hava frekanslarındaki cinlerin, “emir altına alınmış” varlıkların yapabildiği şekilde internet de bilgileri insanlar sandalyelerinden; yani makamlarından kalkmadan ekrana getirir. Fakat aynı surenin 40. ayetinde ise, kendisine “Kitap”tan bizzat ilim verilmiş kimse (Hz. Hızır): “Ben onu sana gözünü kırpmadan getiririm.” demiş ve Hz. Süleyman (as) tahtı yanı başında görmüştü. Burada insan (Allah dostu) bilgisinin, cinlerin bilgisinden daha ileri olduğuna işaret edilir.

Şeytan’ın evine; yani piramide bilgiler cinlerin, şeytanların enerji boyutundaki frekanslarıyla geliyor, yere iniyordu. Şeytan ve cinler göğe de belli noktalardan, bilgi hırsızlığı yapmak için çıkıyorlar; fakat melekler onları ateş toplarıyla vuruyorlar. Şeytanlar kendi inşa ettikleri yeryüzündeki evlerinden yeri göğü takip ediyorlar. “Şeytan cinsi yeryüzünde ev, yapı inşa etmez.” diyenlere delil örnek bir ayet:

“SÜLEYMAN’IN EMRİNE ŞEYTANLARDAN DA DALGIÇLIK EDENLERİ VE DAHA BAŞKA İŞLERDE ÇALIŞANLARI VERDİK. ONLARI ZAPT EDEN BİZDİK.” Enbiya / 82

Mescid-i Aksa’nın inşaatında cinler ve şeytanlar -Allah’ın onları zaptıyla-çalışmışlardır.

* Şeytanlar Hz. Süleyman için; O’nun yaptırdığı mabed için çalışır da kendi mabedlerinde çalışmaz mı? Büyücüler: “Kur’an’ı da Şeytan indirmiştir. Şeytan sözüdür.” derler. Oysa Kur’an açıkça buna cevap verir:

“KUR’AN’I ŞEYTANLAR İNDİRMEDİ. BU ONLARA YAKIŞMAZ, HADDİ DEĞİLDİR. HEM DE GÜCÜ YETMEZ.” Şuara / 210,211

“MUHAKKAK Kİ KUR’AN ŞEREFLİ BİR ELÇİNİN CEBRAİL (AS)’IN GETİRDİĞİ KELAMDIR. O GÜÇLÜ BİR ELÇİDİR. ALLAH’IN KATINDA; ARŞTA İTİBARLIDIR.” Tekvir / 19,20         

Bir hurafenin; “Mavi gözlülerin gözü değer.” sözünün ve nazar boncuğunun bir sırrı:

Ortasındaki gözün mânâsını belirttik. Peki neden mavidir? Mavidir; çünkü dünya mavidir. Uzaydan da mavi gezegen görülür. Ortasındaki göz: Yeryüzüne indirilmiş Şeytan’ın kıskanç gözüdür. Hâlâ melekler meclisindedir gözü... Dünyadan bakar.

---

 

---

  Sad / 69, Mele-i A’lâ; yani “Yüce Yerden bakışı göğe yükselir. Melekler Meclisi”nden açıkça bahseder. İblis’in gözü, yerden göğü gözler.                        

---

 

Dünyanın katmanlarını gösteren resim.

Nazar boncuğuna benzeyen göze dikkat!

---

---

                                    

Bu ayet, yağmur ve yere inen çıkan her şey için yorumlanır.

“ALLAH GÖKLERİ VE YERİ ALTI GÜNDE YARATTI. SONRA DA KAİNAT ÜZERİNE HÜKÜMRANLIĞINI KURDU. “YERE İNENİ” VE ONDAN ÇIKANI, GÖKTEN İNENİ VE ONA YÜKSELENİ BİLİR.” Hadid / 4

 “Cinler kulak hırsızlığı yapmaya çalışırlar.” dedik.

Örnek ayetler:

“CİNLERİ DE DUMANSIZ BİR ATEŞTEN YARATTI.” Rahman / 15

“CANN’I DA (CİNLERİ DE), DAHA ÖNCE ZEHİRLİ ATEŞTEN YARATTIK.” Hicr / 27

“ANDOLSUN BİZ EN YAKIN GÖKYÜZÜNÜ TAKIM TAKIM KANDİLLERLE SÜSLEDİK VE ONLARI ŞEYTANLARI HEDEF ALAN ATEŞ PARÇALARI YAPTIK.” Mülk / 5

“ŞU DA GERÇEK Kİ, İNSANLARDAN BAZI KİMSELER CİNLERDEN BAZI KİMSELERE SIĞINIRLARDI. ONLAR DA ONLARIN TAŞKINLIKLARINI ARTTIRIRLARDI.” Cin / 6

“DOĞRUSU BİZ CİNLER GÖĞÜ YOKLADIK. FAKAT ONU SERT BEKÇİLERLE, ALEV HÜZMELERİYLE DOLDURULMUŞ BULDUK.” Cin / 8

“HALBUKİ DAHA ÖNCE BAZI KISIMLARDA OTURUR, HABER DİNLEMEK İÇİN YERLER BULURDUK. FAKAT ŞİMDİ KİM DİNLEMEK İSTERSE, KENDİNİ GÖZETLEYEN BİR ATEŞ TOPU BULUYOR.” Cin / 9

“BİZ, O DÜNYA’YA EN YAKIN GÖĞÜ YILDIZLARLA SÜSLEDİK. İTAAT ETMEYEN HER İNATÇI ŞEYTAN’DAN KORUDUK. ŞEYTANLAR MELEKLERİ DİNLEYEMEZLER. KOVALANMAK İÇİN HER TARAFTAN TAŞA TUTULURLAR. ONLAR İÇİN EBEDÎ AZAP VARDIR. BİRKAÇ KELİME ÇALAN OLURSA, ONUN DA PEŞİNE BİR ATEŞ PARÇASI TAKILIR.” Saffat / 6,7,8,9,10

Piramitlere dönelim:

Şeytan’ın prizması, piramidi; yani asıl evi, Mısır’daki evlerin; yani piramitlerin içinde… Bu bilgiyi Firavunların baş adamı olan Haman; yani bir Şeytanî geleneğinden gelen Şeytanî biliyordu. Firavun’u yönlendirenlerden en önemli adamdı. Şeytan’ın evinin sahibi Firavun’a, bu emaneti çok büyük bir güç olarak anlatıyordu. Şeytan’a tapıyor ve onu; yani evini kolluyordu.

Musa (as)’ı devamlı yalancılıkla suçluyorlardı. Firavun Şeytan’ın üstünlüğünü, Musa (as)’ın bahsettiği yüce Allah’a üstün kılmaya çalışıyordu. Firavun ilahlık iddiasında olan kafirdi. Eski Mısır’da Şeytan inancı da mevcuttu ve Firavun Şeytan’ın da ilahıydı. Şeytan Firavun’un en üstün askeriydi. Halbuki Şeytan onu kendine çoktan asker yapmıştı da ahmak, kafir Firavun bunun haberinde değildi. Şeytan Firavun’un kırbacıydı. Mısır betimlemelerinde Firavunların ellerinde kırbaç vardır.                   

Firavun kendine kendi adına yeryüzünün en büyük kulesini; evini yapmak istedi. Sözde Musa (as)’ın Tanrı’sını küçük düşürmek için.

“FİRAVUN DA: “EY HAMAN BANA YÜKSEK BİR KULE YAP. BELKİ YOLLARA ERİŞİRİM. GÖKLERİN YOLLARINA DA... BELKİ MUSA’NIN TANRISINI GÖRÜRÜM; ÇÜNKÜ BEN ONUN YALANCI OLDUĞUNA İNANIYORUM.” DEDİ. İŞTE BU SURETLE FİRAVUN’A KÖTÜ AMELİ SÜSLENDİRİLDİ DE YOLDAN ÇIKARILDI. FİRAVUN’UN DÜZENİ HÜSRANDAN BAŞKA BİR İŞE YARAMADI.” Mümin / 36,37

Ayete dikkat edilirse, “Yaptığı süslü gösterildi.” buyruluyor.

“ALLAH’A ANDOLSUN, SENDEN ÖNCEKİ ÜMMETLERE DE PEYGAMBER GÖNDERDİK. FAKAT “ŞEYTAN ONLARA İŞLERİNİ SÜSLÜ GÖSTERDİ” DE İMAN ETMEDİLER.” Nahl / 63 buyrulur.

Firavun’a da süslü gösteren Şeytan aleyhillane. Yine ayetin devamında Firavun için “YOLDAN ÇIKARILDI.” buyrulur. Şeytanî Haman, Şeytan işbirliği…

Tarih boyu Şeytanîler, büyük egemen uygarlıkları kendi emelleri uğrunda kullandılar. Dolayısıyla da Firavunların krallarına, başkanlarına çengel attılar; tıpkı bugün ABD’ye olduğu gibi... Zaten ABD’yi de Şeytanîler kurdular.

Şeytan’ın evi konusunda yavaş yavaş son noktayı koyalım; zira bilgiler uzun sürer.

Şeytan’ın amacı, tüm yeryüzünü kendi evi hâline getirmek. “Büyük İsrail Projesi”nin özü budur. Şeytanîler yeryüzünü Yahudilerin emrine verecekler sözde. Çünkü Şeytanîler Yahudilerden; onların ırkındandır. Daha sonra da Şeytan’ın imparatorluğunu ilan edecekler. Semboller, logolar konularını işlerken vahşi hayvanlardan, kuşlardan ve yılanlardan bahsettik. Çıkış kaynaklarından bilgi verdik. Yırtıcı kuş sembolünü; örneğin çift başlı kartalı Selçuklular kullanmış… Diğerleri bunu uygularken, şerlilerin taktiğine karşı, antisi olarak kullanmıştır. İleride bunlara değiniriz.

Oktan Keleş/Asa sh.153-163

Bu haber 11,399 defa okundu.