En Sıcak Konular

Nobel Ödülü Uzaydan Gelen Çinilere!

5 Ocak 2012 10:17 tsi
Nobel Ödülü Uzaydan Gelen Çinilere! İmkansız kristaller uzaydan gelmiş...Peki onları 500 yüzyıl önce kullanan çini ustaları?

http://www.onaltiyildiz.com/haber.php?haber_id=1164

http://www.onaltiyildiz.com/artikel.php?artikel_id=12


Nobel ödülü uzaydan gelen çinilere!

İmkansız kristaller uzaydan gelmiş...Peki onları 500 yüzyıl önce kullanan çini ustaları?

2011 yılında verilen Nobel kimya ödülü, İsrailli kimyacı Daniel Schechtman'a verilmişti.

İsrailli bilimadamı, ödüle, atomlarda kendisini yinelemeyen yapılar olarak adlandırılan "kuasi kristalleri" keşfinden ötürü layık görülmüştü. 1982 yılında yaptığı keşfin meyvesini neredeyse 30 sene sonra almış olan Schechtman'ın bu keşfi, 'otoriteler' tarafından "doğa bilimlerinin temelini sarsacak" bir gelişme olarak lanse edilmişti.

Haber hayli ilginç bir cümle içeriyordu. Orjinal duyurudan yapmış olduğu çeviri aynen şöyleydi:


İsveç Kraliyet Bilim Akademisi, atomlarda bulunan parçacıklar arasında en farklı dizilimi temsil eden kuasi-kristalleri, “Arap dünyasının atom seviyesinde üretilmiş mükemmel mozaiği” olarak tanımlamıştı.

Bu Arap dünyası ve mozaik hikayesi ilk bakışta hiçbir anlam ifade etmiyordu. Çünkü haber eksik çevrilmişti. Zahmet edip de, bu nasıl bir alaka diye sormak kimsenin aklına gelmedi. Oysa hem Kraliyet Bilim Akademisi'nin açıklamasında hem de Schechtman'ın vermiş olduğu mülakatlarda, bu cümlenin dayanağı gayet açık bir şekilde belirtilmişti. Bu keşfin arkasında, aslında İslami sanat eserlerinde kullanılan bir desenin fark edilmesi yatıyordu: 

"Yarı kristaller kendini tekrarlamayan fakat belli bir düzenle oluşmuş moleküler yapılardır. Bakıldığında tekrarlayan bir örüntü (pattern) veya motif olmamasına karşın gene de matematiksel bir kurala göre oluşmuş bir düzen vardır. İspanya’daki Alhamra Sarayı veya İran’daki Darb-ı İmam Camisindeki eski İslam süslemelerine benzer görünümler bulunmaktadır."

Harvard Üniversitesi’nden Peter J. Lu ve Princeton Üniversitesi’nden Paul Steinhardt, 2007 yılında Science dergisinde "Decagonal and Quasi-Crystalline Tilings in Medieval Islamic Architecture" başlığıyla bir makale yayınlamış ve şu tespitte bulunmuşlardı:

"İslam çiniciliğinde desenlerin bir araya getirilmesi, önceden varsayıldığı gibi, bir pusula ve cetvelle değil, az sayıda farklı çinilerin karmaşık şekillerle döşenmesiyledir. Araştırmacılara göre, bu teknik onüçüncü yüzyılın başlarında geliştirildi. Onbeşinci yüzyıl civarında ise, şimdi quasi-periodik olarak tanımlanan karmaşık desenler yapmak için yeterli olgunluğa ulaşmıştı.

Bu desenler, İngiliz matematiksel fizikçi Roger Penrose tarafından 1973’te “keşfedildi”. 1984 yılında, desenler quasi-kristaller olarak adlandırılan metal alaşımlarda bulundu ve bu quasi-kristaller atomik dolgulamanın (atomic packing) geometrik kurallarına aykırıydı.

...

Darb-ı İmam Şirin üzerindeki bağ (girih) tasarımı neredeyse Penrose çinileme ile aynıdır. Desenin büyüleyen özelliklerinden biri, gerçek quasi-kristal gibi, düzenli gözükmesi fakat asla tamamen tekrarlamamasıdır.

Lu şunları söylemektedir: “Bunun bütünüyle düşünülmüş olduğunu tahmin etmekteyim. Desenin tekrarlar yapmaksızın genişletilmesini istemişler. Buldukları inşaat kuralının sonuçlarının ve matematiksel özelliklerinin muhtemelen farkında olmamalarına rağmen, sonuçta bugün anladığımız quasi-kristallere götüren bir şeye varmışlardır.”

Yani özetlemek gerekirse, bugün "doğaya bakış açımızı temelden sarsan" keşfin ardında aslında 500 yıllık bir tarih İslam sanat tarihi yatıyormuş.

Gelelim bugüne.

Yukarıda bahsi geçen akademisyenlerden Paul Steinhardt ile İtalyan minerolog Luca Bindi, yaptıkları ortak çalışmada, söz konusu "kuasi kristallerin" kökenlerinin dünya değil, uzaydan gelen bir meteor olduğunu keşfetmiş. Nature dergisinde yayınlanan araştırmada, Rusya'nın Sibirya bölgesindeki Koryak Sıradağları'na düşmüş, 4.5 milyar yaşındaki bir meteorun, doğada çok nadir bulunan kuasi kristallerin kaynağı olduğu düşünülüyor.

Bu durumda, "Arap dünyasının atom seviyesinde üretilmiş mükemmel mozaiği" de ister istemez uzay ile ilişkilendirilmiş oluyor.Yüzyıllar önce İslam sanat ve mimarisinde kullanılan karmaşık geometrik tasarımların kökeni, bu durumda daha da gizemli hale geliyor.


www.iyibilgi.com  özel

 

 



Bu haber 4,283 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    ON ALTI YILDIZ'da Ara Internet'te Ara  

    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,639 µs