“Duyuyorum, görüyorum, bir gün gelecek ‘dönence’, biliyorum.”
Türkiye Cumhuriyeti 29 Ekim 1923'te kuruldu. Peki, neden 1923? Kurtuluş Savaşı kronolojisine baktığımızda; Kurtuluş Savaşı'nın "genel kabule göre- 11 Ekim 1922 Mudanya Antlaşması ile sona erdiğini görüyoruz. O halde “yeni Türk Devleti'nin kuruluş tarihi neden '1923'?” sorusunu bir kere daha soralım. Cumhuriyetin ilanından yaklaşık 100 yıl evvel yaşamış olan Müştak Baba'nın, yeni devletin başkentinin Ankara olacağına olan işareti ve yine işaret ettiği 1923 tarihi ne manaya geliyor?
2023 yılında cumhuriyetimizin ilanının 100. yılını kutlayacağız. Bu 2023 tarihi de acaba işaret edilmiş bir tarih midir? Bizim için özel anlamlar içermekte midir? Oktan Keleş'in yazmış olduğu 'Beyaz Piramitlerde Saklanan Gerçekler, Türk Tarihine Ait Yeni Sırlar-2'[2] makalesinde geçen 2023 tarihi bize neyi ifade etmektedir?
Bu kısa giriş ve sorulardan sonra gelelim Barış Manço'nun 1975 yılında çıkardığı (Long Play) LP'nde yer alan 2023 (Kayaların Oğlu) parçasına. Bilindiği gibi 2023 parçası enstrümantal bir parça olup Barış Manço burada sadece şiir okumaktadır. Şiire baktığımızda özellikle son mısralar bizim için oldukça dikkat çekicidir:
2023`ün ılık bir ekim sabahında
Bacaklarımda hafif bir uyuşma ile uyandım
Ve sanki yüz yıllık ulu bir çınar gibi
Kök salmaya başladım o sabah
Ve ilk kez sağımda solumda asırlardır
Durmakta olan diğer çınarları fark ettim
Doğudan hafif bir seher yeli yükseldi
Ve asırlık çınarlar beni de aralarına aldılar
Ve 2023`ün ılık bir ekim sabahında
Yeni bir kayaların oğlunun doğuşunu
Beraberce seyre koyulduk.
Şimdi, bu şiir acaba Cumhuriyetin 100. yılına göndermeler mi yapmaktadır? İlk akla gelen düşünce bu. Peki, bunun dışında 'başka' anlamlar da içermekte midir? Şiirdeki mısralara baktığımızda: Yeniden uyanan kim? Bunu yorumladığımızda, uyananın 'Türk Milleti' olduğu sonucuna ulaşabiliriz. Asırlardır durmakta olan çınarlar kim? Bunu yorumladığımızda ise, neden bu çınarlar Türk Cumhuriyetleri ve diğer İslam Devletleri olmasınlar? Yorumlarımızı bu şekilde devam ettirebiliriz.
Şimdi burada uyananların Kehf Suresi'ndeki Ashab-Kehf ile acaba bir bağlantısı var mı? Ashab-ı Kehf, 'mağara arkadaşları' anlamına gelmektedir. 'Kayaların Oğlu' ya da Çin'deki Piramitler mağara olarak algılanabilir mi? Bunlar sadece 'şahsi' düşüncelerim. Bu böyledir diye bir iddiamız yoktur. Bir nevi beyin jimnastiği yapıyorum.
Şimdi burada kritik bir soru daha soralım: Bu parça, bir güfte-beste ilişkisi taşımadığına göre, sadece şiir olarak okunduğuna göre, bu şiiri Barış Manço mu yazdı, yoksa Barış Manço'ya bu şiir yazdırıldı mı? Acaba Barış Manço'ya 2023 ile ilgili bir bilgi aktarılmış olabilir mi? Bu soruların cevabını Barış Manço yaşasaydı ona sorardık. Ancak vefat ettiği için ona sorma imkanımız yok.
Oktan Keleş'in yukarıda bahsi geçen yazısında bahsettiği, Çin'deki piramitler içerisinde bulunan Türklere ait deliller ve o bölgede Türklerle ilgili dillendirilen bilgiler ile bu şiiri birleştirdiğimizde; anlatıla gelen efsane sanki bize birtakım ip uçları veriyor gibi. Çinlilerin dedeleri, taşlarda yazılan bir efsaneden söz ederlermiş. O efsanede:
“Türklerin, Güneş’in batmasına yakın bir zamanda, orduları ile buralara (Çin Bölgesine) tekrar geleceklerini, Türklerin Doğu'ya, Asya'ya ve Dünya'ya hakim olacakları” anlatırlarmış... “Mezar odasındaki kayanın üzerindeki yazılardan bir bölümünün, 2023 yılına işaret ettiği” söylenmektedir.
Acaba 2023 yılında Türkler tekrar Cihanın hâkimi mi olacaklar?
Bu yazı bazı sorular sormak için hazırlanmıştır. Bu soruları da yukarıda sordum. Şunu tekrar etmekte fayda var: Bu yazı bir tefekkür yazısı olarak algılanmalı. Kesin hükümler içermemektedir.
KAYALARIN OĞLU
1923`ün ılık bir ekim sabahında
Kayaların toprağa dikine saplandığı yerde doğdum
Toprak anayla kaya babanın oğluyum ben
Toprak anam sevgi dolu, bereket dolu
Toprak anam sessiz, ama toprak anam dopdolu
Toprak anam toprak anam Anadolu
Babamsa sağı solu belli olmaz
Bir gürledi mi yer yerinden oynar
Göğsünde çatırdamalar olurmuş
Onun için derdi, onun için sayısız irili ufaklı
Kaya parçaları vardır bu topraklarda
Ve sen benim oğlum
Ve sen kayaların oğlu
Bu taşı toprağı bir arada tutacaksın
Kolay değil kayaların oğlu olmak
Kuzeyden esen rüzgara
Güneyden gelen kavurucu sıcağa
Karşı koruyacaksın onları
Kolay değil, kolay değil
Kayaların oğlu olmak
2023`ün ılık bir ekim sabahında
Bacaklarımda hafif bir uyuşma ile uyandım
Ve sanki yüz yıllık ulu bir çınar gibi
Kök salmaya başladım o sabah
Ve ilk kez sağımda solumda asırlardır
Durmakta olan diğer çınarları fark ettim
Doğudan hafif bir seher yeli yükseldi
Ve asırlık çınarlar beni de aralarına aldılar
Ve 2023`ün ılık bir ekim sabahında
Yeni bir kayaların oğlunun doğuşunu
Beraberce seyre koyulduk...
[1] 06.03.2010
[2] https://www.onaltiyildiz.com/?artikel,34 bu makale daha sonra kitaplaştırılmıştır.
Oktan Keleş, Asa, 1.Baskı İstanbul:Kırk Kandil Yayınları,2011 Sayfa 499 vd.
Not: Kitap daha sonra İlgi Kültür Sanat Yayınlarınca basılmıştır.
Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.
Yorumlar
+ Yorum Ekle