En Sıcak Konular

Emir Yıldızdan

Köşe Yazısı
Emir Yıldızdan
9 Ocak 2012

Fatih Camii Yine Hedef'te



Bugün bir Gazete'de Yine Fatih Cami gündemdeydi. Yazıda özetle:

"Bugün üzerinde Fatih Külliyesi ve Camisi'nin bulunduğu alanda Bizans İmparatoru 1. Konstantin döneminde inşa edilen Havariler Kilisesi'ne 13 tabut yerleştirildiğini, tabutlardan 12 tanesine Hz. İsa'nın havarilerinin mezarlarından kemiklerinin getirilmesinin planlandığını, kimi rivayetlere göre de bazı havarilerin kemiklerinin getirilmesinin sağlandığını" iddia ediliyordu.

http://www.sabah.com.tr/fotohaber/gundem/fatih_camii_hakkinda_muthis_iddia?tc=20&albumId=20013&page=1

Neden Fatih Camii ve civarı hep gündemde tutuluyor?Neden burası ısrarla "Hristiyanlarındı"  imajı işleniyor?

Emir Yıldız'dan Romanımızda  bu konuyu 28 Eylül 2010 tarihinde işlemiş ve bunun cevabını özetle şu şekilde vermiştik:   http://www.onaltiyildiz.com/haber.php?haber_id=237

ONLARDA VAZİFELERİNİ YAPIYOR BİZDE:

 

3. BÖLÜM

 

KONSTANTİN’İN MEZARI NEREDE?

 

FATİH ÜZERİNDE OYNANAN OYUNLAR  

- Ama madem Konstantin’in mezarının yerini çok merak ediyorlar, biz mezarın gerçek yerini onlara gösterelim de kafaları karışmasın…Bakalım Konstantin’in mezarı neredeymiş.

 

Bak evlat, Fatih İstanbul’u alınca, son Bizans imparatoru, XI. Konstantinos Palaiologos’un  asker kılığında kahramanca savaşarak öldüğü yalana uyduruldu. Konstantin bu savaşta öldü, öldü ama nasıl öldü ve nereye gömüldü?

 

Aslında Fatih, Konstantin’in öldüğünü ve nereye gömüldüğünü biliyordu. Bu konuda bazı sırlar var. Fatih, İstanbul’u aldıktan yaklaşık bir yıl  sonra, II. Gennadios'un Patrik yaptı. II. Gennadios,  faaliyetlerini kentin ikinci büyük kilisesi olan Havariyun Kilisesi'nde yürütmeye başladı. Bu arada Fatih’in bu yeni patriği bir nevi denediğini söyleyebiliriz. İşte bu Konstantin’in mezarı konusundaki sırlardan  biri de bu: Yani hem Fatih, hem de  Patrik II. Gennadios, Konstantin’in mezarının yerini biliyorlardı.

 

 Şimdi bu Havariyun Kilisesi'nin bahçesinde İmparator ailesinin mezarları da bulunmaktadır. I.Konstantin’den son İmparator XI. Konstantin’e kadar. Yani yüzyıllardır buraya gömülüyor İmparator ailesi.  Şimdi bu Patrikhane’nin resmi tarihine baktığımızda şu bilgilere ulaşıyoruz: Havariyun  Kilise’si 1455'te boşaltılır ve Patrikhane Pammakaristos Manastırı'na taşınır. Daha sonra bu Patrikhane, önce Fener'deki Vlah Sarayı Kilisesi'ne, 1597'de ise Ayvansaray'daki Ayios Dimitrios Kilisesi'ne taşınır.Patrikhane, 1602'de Fener'de bulunan Ayios Yeoryios Manastırı'na yerleşti ve bu tarihten sonra faaliyetini burada sürdürdü.

 

Yani İmparator sülâlesi, eskiden beri zaten Havariyun Kilisesi’ne gömülüyordu. Son Bizans İmparatoru  Konstantin’de buraya gömüldü. Son İmparator XI. Konstantin’in cesedini daha sonra buradan çıkardılar.  Bu İmparatorun cesedinin başına gelmeyen kalmadı.

 

Peki Konstantin nasıl ölmüştü ve neden cesedinin başına bir çok hal geldi? Bilindiği gibi, İstanbul’un fethi sırasında, Konstantin’in güya Bizanslı asker kılığına girerek savaşmış ve sonuçta, kahramanca çarpışarak öldüğü ve cesedinin kaybolduğu söylentileri yayılmıştı.

 

İşin aslına bakarsak olay şöyleydi: Konstantin, Patrikhane yönetimi ve Bizanslı asilzadeler tarafından asker kılığına sokularak kaçırılmak istenmişti. Ancak bu kaçırılma hadisesi başarıya ulaşamadı. Buradaki Patrik,  II. Gennadios'dan önceki Patrik, bunu hatırlatayım…

 

Patrikhane yönetimi ve asilzadeler, İmparator’u Fatih’in elinden kaçırmıyorlardı. Yani Osmanlı’nın eline geçmesin diye kaçırmıyorlardı. İşte işin en can alıcı noktalarından biri bu evlat. Neden kaçırmak istediler? Bu işte, o zamanın ünlü Ayios ailesinin de rolü vardı. Ayios ailesi Patrik’in emri gereği imparatoru kaçırdı. Tam savaşın ortasında bu telaş neydi, neden ?  Patrik neyin peşindeydi?

 

Patrik, Bizans altınlarının peşindeydi, İmparator umurunda değildi. Patrik tarafından görevlendirilen kişiler, İmparator’u altınların yerini söylemeye zorlamışlardı. İşte bu sorgulama neticesinde, Bizans’ın son İmparatoru öldü.  Bizans’ın altınları yüzünden adamı öldürdüler! Sonrada kahramanca çarpışarak öldüğü ve cesedinin kaybolduğu yalanını uydurdular. İmparatoru’da  Havariyun Kilisesi’nin bahçesine gömdüler…”

 

Osman Baba, tekrar konuşmasına ara verdi. Derin derin soluk alıyordu. Anlattığı olaylar o kadar önemliydi ki, ben tek kelime kaçırmamak için olağanüstü çaba gösteriyordum. Osman Baba’nın bu dinlenmeleri benim de işime geliyordu. Notlarımı hızlıca kontrol ediyordum. Osman Baba, tekrar konuşmasına kaldığı yerden devam etti:

 

“Şimdi, o zamandan gelelim 1974 yılındaki Kıbrıs Savaşı yıllarına. Yunanlı gazeteci-tarihçi Hristos Milias, Yunan Kralı’nı tarihi belgelerle tehdit ettiği, o zamanın gazetelerinde de yer aldı. Bu tarihçi, Kral'ı neyle tehdit etti? Sonra neden öldürüldü? Tehdit ettiği belgelerde ne vardı? Daha sonra bir istihbarat örgütünce ele geçirilen kayıtlarda; Konstantin’in altınları ile ilgili, yani Bizans’ın altınları ile ilgili bilgiler vardı. İşte Konstantin’in öldürülmesine sebep olan altınlar, bu seferde Yunanlı gazeteci-tarihçinin öldürülmesine neden olmuştu.

 

Bu belgelerde öne çıkan iki görüş vardı:

 

Birincisi: Konstantin, şehrin  ele geçirileceğini anlayınca, Bizans hazinesini Kıbrıs’a doğru yola çıkardığı…

 

İkincisi: Bizans’ın altınlarının İstanbul’da bir yerde saklandığı…

 

Bu belge, uzun yıllarca o  dönemin Patrikhanesi’nde saklanıyor. Her nasılsa, bu istihbaratçı olduğu söylenen  Yunanlı tarihçinin eline geçiyor ve  sonra da öldürülüyor.

 

Şimdi, tekrar o döneme dönecek olursak, hatırlarsan az önce demiştim ki, İmparator’un cesedinin başına gelmeyen kalmadı, niye?

 

Altınların peşinde olan Patrikha’ne,  cesedi   Havariyun Kilisesi’ne gömüyor. Daha sonra Patrikhane Ayvansaray'daki Ayios Dimitrios Kilisesi'ne taşınınca, cesedi de buraya taşıyorlar. Taşımalarının sebebi, altınlarla ilgili bir işaretin İmparator’un mezarında olduğu için. Yani cesette veya gömdükleri lahitte iz arıyorlar.  Bu ceset, daha sonra da Ayios Yeoryios Manastırı'na, yani bugünkü Fener Patrikhanesi’nin bahçesine gömülüyor. Yani İmparator’un tabutu 3 kere yer değiştiriyor. Anladın  mı şimdi cesedin başına gelenleri?”

 

Ben ise “anladım” manasında başımı salladım.

 

Osman Baba konuşmasını sürdürdü:

 

“Fener Patrikhanesi, İmparator’un son gömüldüğü yer oluyor. İşte sana İmparator’un mezar yerini gösteren eski bir fotoğraf:


 

Fener Patrikhanesi'nde Konstantin'in mezarının yeri. 


  O zamanlar gençtim evlat, sanırım 1969 yılında çekmiştim bu resmi. İşte Bizans’ın son imparatoru Konstantin burada yatıyor.

 

Peki neden Fatih’in türbesi ve Fatih Camii ön plana çıkarılıyor? Fatih oraya Camii yaptırdı ama bu Camii birebir Havariyun Kilisesi'nin üzerinde değil! Kaldı ki türbede öyle. O civarda ama tam üstüne yaptırılmadı. O civar zaten tarihi yapılarla dolu. Nereyi kazsan altından eski bir yapı çıkıyor.

 

Şimdi,  Unesco’nun 2014-2017 yıllarına yönelik bir planı var. Bu planı devreye sokmak için ön hazırlıklar yapıp, bu tür haberler yayıyorlar. Fatih’in Türbesi’nin olduğu yerin altında eski yapıların olduğu biliniyor. Amaç, bu yapıları çıkaracağız bahanesiyle Fatih’in türbesini yıkmak. Yok orada İsa’nın 12 Havarisi varmış gibi yalanlarla, Fatih’in türbesini yıkmaya uğraşıyorlar.Bu yapıların ortaya çıkması için türbenin yıkılması lazım.

Yeni Bizans’ı tekrar oradan  diriltmeye uğraşıyorlar. Çünkü, Bizans’ı Fatih tarihe gömdü, onlar da Bizans’ın yeniden doğuşunu, Bizans’ı tarihe gömen Fatih’in yerinden çıkarma gayretindeler.

 

Unesco,  önemli imparatorların mezarlarının ve yer altında kalmış eski önemli yapıların gün yüzüne çıkarılması için, bir  karar alacak ve onlarda işe buradan, FATİH’TEN  başlayacaklar… Planları öyle.

 

Bu arada, diyelim ki öyle bir karar uygulamaya sokuldu. Fatih’in türbesinin altındaki binalar ortaya çıkarılırken, çaktırmadan Fener Patrikhanesi’ndeki, sana verdiğim resimdeki son İmparator Konstanti’nin de tabutunu oraya, yani Fatih’in türbesinin olduğu yere gizlice  taşıyacaklar. Akıllarınca öyle bir planları var. Çünkü XI. Konstantin Bizans’ın son İmparatoruydu. Bizans, oradan  tekrar dirilecek hayalleri var.

 

Türk Milletine karşı bir senaryo yazıyorlar ve Fatih’i hedef gösteriyorlar.

 

  Erol Elmas

buulkem@gmail.com

 



Bu yazı 10,408 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 1 Aralık 2023 Discovery Skandalı
    • 26 Mayıs 2021 Kara Yöneticiler ve Yılanların Öcü
    • 13 Ocak 2021 30 Saat Savaşları
    • 4 Ocak 2021 Günümüzün Fuggerleri, Aşı ve Korku İmparatorları
    • 30 Mayıs 2020 Göktürklerden Hediye
    • 1 Nisan 2020 Kulbak Bilge İle Çağı Anlamak
    • 7 Aralık 2019 Turks ve Caicos Adaları
    • 19 Mayıs 2019 Barbarosun Sancağı
    • 12 Aralık 2018 NATO mu PESCO mu?
    • 17 Ağustos 2018 Papaz Kaçtı Oyunu
    • 17 Aralık 2017 Yüzyıllık İntikam
    • 13 Ağustos 2017 Gökteki Türklerle Yerdeki Türkler Birleşti!
    • 31 Temmuz 2017 Pentagon'un Planını 5 Yıl Evvel Deşifre Etmiştik
    • 21 Temmuz 2017 Gargad-DNA Görünmezliği Projesi ve Manyetik Biyoloji
    • 23 Haziran 2017 27 Uçağın Sırrı
    • 4 Mayıs 2017 LOLAN (LÜLEN)-ECE-AYSULU TÜRK'e Kavuştu!
    • 6 Şubat 2017 13 Ocak 16.40, Denktaş, İstanbul
    • 1 Ocak 2017 Tarikatlar-Cemaatler ve İstihbarat-1
    • 6 Aralık 2016 Ordu, Bütün Türk Milletidir!
    • 1 Kasım 2016 Sessiz Sözsüz Yaşananlar

    En Çok Okunan Haberler


    ON ALTI YILDIZ'da Ara Internet'te Ara  

    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    7,033 µs