En Sıcak Konular

Emir Yıldızdan

Köşe Yazısı
Emir Yıldızdan
28 Haziran 2011

Şeytan Neden Kalem'e Düşman?



Oktan Keleş’in ASA Kitabı (ve diğer kitapları) günümüzde oynanan oyunların perde arkasını anlatması bakımından oldukça büyük önem arz etmektedir. Bugün, karşı karşıya olduğumuz oyunların birçoğu Oktan Keleş’in kitaplarında açıkça anlatılmaktadır. Mesela ASA’da “harfler ve yazı sırrı” ile olan bölümleri okuduğumuzda  kendimize şu soruyu soruyoruz:

Şeytan neden Kalem’e düşmandır?

Oktan Keleş, Asa Kitabı’nda, harflerin ve yazının sırlarını, doğuşunu şu şekilde anlatmaktadır :

"ADEM (AS)’A İNDİRİLEN (İLK HARF) YAZININ İNSANLIĞA SUNULAN İLK MALZEMESİ

Âdem (as)’e, insanlığa indirilen ilk yazı harf malzemesi, ilk harf “çizgi”dir. Düz çizgi; yani “elif” diye adlandırılan, Kur’an’ın da ilk harfi. Elif harfinin harf oluş sırrı: Elif çizilirken yukarıdan aşağıya çizilir; tıpkı vahyin yukarıdan aşağı indirilmesi gibi… (Allah yukarıdan münezzehtir.)

Düz çizgi ilk harf kabul edildi. Bu çizgi Âdem (as)’a yazının ilk malzemesi olarak verildi ve Yüce Allah (cc) Âdem (as)’a bu çizgiyi, malzemeyi nasıl kullanacağını öğretti. Âdem (as) Rabb’inden öğrendiği metotla bu ilk malzeme olan düz çizgiyi eğerek, bükerek, yan yana, üst üste koyarak, bölerek bu ilk malzemeden diğer harfleri meydana getirdi. Bugün kullanılan tüm harfler -hangi alfabe olursa olsun- bu düz çizgi olan, adına “elif” denen harften türemiştir. Elif harfi Arapça’da A – E – İ sesleriyle okunabilir. Bizim elif deyişimiz bu harfin tanımıyla alakalıdır.

Yazı kalem denen aletle yazılır. Kalemin kendisi de bizzat düz çizgi gibidir. Tıpkı elif harfi gibi… Bu kaleme “İlkel bir alet.” Diyenler olabilir. Şimdiki teknolojide bu aletin yerini almaya çalışan bilgisayar klavyelerindeki tuşları vs... örnek gösterenler olabilir. Fakat “kalem” -teknolojik olsun ya da olmasın- tüm yazı yazan aletlerin sembolüdür.

Âdem (as) bu çizgiyi (elif harfi) büktü, kıvırdı. “B” harfini vs…diğer harfleri öğrendi. İnsanlık da bu düz çizgiyi tıpkı ataları Âdem (as) gibi büktü, yan yana, üst üste koydu, yeni yazılar meydana getirdi. Ne meydana geldiyse bu düz çizgiden, ilk harf “elif”ten türemedir.

Bu türetilen harflere yeni sesler verdiler…

*

Âdem’in ilim öğrenmesinde, yazı yazmasında kullandığı alet olduğundan,Şeytan kaleme de düşmandır. Bu yüzden İblis bizzat yazı yazmaz; şerlilere yazdırır. Şeytan öğretilerini Şeytanîlere; yandaşlarına fısıldar, üfler. İblis’in taktiği ve metodudur.

“FISILDAMA, GİZLİ KONUŞMA ŞEYTAN’DANDIR.” Mücadele / 10

KABALA BU FISILTININ, ÜFLEMENİN ÖĞRETİSİDİR. "

Oktan Keleş'in Asa Kitabı'nın (59-60-61 vd.) sayfalarında Kalem'in öneminden bahsetmektedir.


 

 


Kalem ve yazının sırları böyle anlatılıyor, Asa Kitabı'nda.

 Kalem’in başka ne gibi faydaları var, özellikle öğrenme çağındaki çocuklar üzerinde: İşte araştırma neticesinde ortaya çıkan sonuçlar:

 

Beyin Gelişimi İçin Kalemle Yazın!

 

"Hayatın her alanında klavyeler yaygınlaştıkça, kalemin sessizce günlük hayattan çıkması dikkat çekti. Ancak son yıllarda art arda yapılan araştırmalar, kalemle yazmanın beyinsel gelişim ve yaratıcılık açısından oldukça önemli olduğunu ortaya çıkardı.

Klavye bağımlılığının doğurduğu tehlike özellikle çocuklar için daha büyük. Klavyeler sosyal hayat içinde daha çok yer aldıkça yeni kuşaklar daha fazla SMS ve email yazıp, daha az kalem kullanıyor. Okullarda bile artık daha çok bilgisayar klavyesi kullanılıyor. Ancak bilim insanları bunu çocukların beyin gelişimi açısından oldukça sakıncalı bir gelişme olarak görüyor.Kalemle yazmanın çocuğun bilişsel ve beyinsel gelişimi açısından önemine işaret eden bilimsel araştırmalar, kalemle yazmanın çocuğun yaratacılığını artırdığını ve düşüncelerini aktarma yeteneği kazandırdığına dikkat çekiyor.

Wisconsin Üniversitesinden psikolog Virginia Berninger, 2’nci, 4’ncü ve 6’ncı sınıfa giden ilköğrenim öğrencileriyle yaptığı testlerde, kalem kullanıldığında öğrencilerin, klavyeye göre daha hızlı yazmalarının yanı sıra, kompozisyonlarda çok daha özgün düşünceler dile getirdiklerini tespit etti. Berninger’in araştırmaları, yazı yazarken parmak hareketlerinin beynin düşünme, dil ve kısa dönem hafıza bölümlerini harekete geçirdiğini tespit etti.Indiana Üniversitesinin yakın zamanlarda yaptığı bir araştırmada da, bir grup çocuğa harfleri yazdırırken diğer gruba sadece hazır fişler gösterildi. Daha sonra iki grubu da, beyin aktivitesini tarayan özel bir MRI cihazına sokan bilim insanları, bir yandan da harfleri çocuklara gösterdiler. Birinci grubun beynindeki sinirsel hareketlenmelerin çok daha yoğun ve yetişkinlerinkine yakın olduğu tespit edildi.

UZAKDOĞUDA SORUN DAHA BÜYÜK

Ağustos ayında yayınlanan bir araştırmada da Japonya ve Çin’de kalem kullanımının azalmasıyla ciddi bir eğitim sorunu başladığına dikkat çekildi. Kendilerine özgü alfabeleri olan bu iki ülkede çocuklar, harfleri hatırlamakta büyük zorluk yaşıyor. İlköğrenim sürelerince alfabeyi oluşturan binlerce şekli ezberleyen çocuklar, sonraki yıllarda yaygın şekilde klavye kullandıkları için kalemle yazı yazamıyorlar. Bilim insanları bu durumu, "karakter hafızası kaybı" şeklinde nitelendiriyor. Çin’de bu yaygın sorun için "Tibiwangzi" kelimesi bile üretildi. Bir Çinli öğrenci, "Kalemi elime aldığımda alfabenin birçok karakterini hatırlayamıyorum bile. Bütün kültürünü unutmak gibi" dedi.-

ÇÖZÜM YİNE BİLGİSAYAR DÜNYASINDA MI?

Yeni dokunmatik ekranlı iPhone ve iPad türü bilgisayarlar, ekranda parmakla ya da özel kalem kullanarak yazılan yazıyı, dijital harflere dönüştürerek email’de ya da twitter mesajlarında kullanılabilir hale getiren yeni yazılımlarını satışa sundu. Yeni kuşaklar için yazı yazmayı yeniden eğlenceli hale getirmeye başlayan bu uygulamalar ve Japonya’da iPhone’un "kanji kentei" adlı karakter testi oyunu hem çocuklar arasında hem de yetişkinler arasında son dönemin en popüler oyunlarından birine dönüştü.

EDEBİYATÇILAR BİLİMADAMLARINDAN ÖNCE FARKETTİ

Kalemle yazmanın beyinsel gelişim ve yaratıcılık üzerindeki olumlu etkisi her ne kadar bilim dünyasının gündemine son yıllarda girse de edebiyatçılar bu ilişkiyi çok daha önceden görerek belirtmişlerdi. Paris Review dergisinin 1985 yılı Kış sayısında yayınlanan röportajda, "Yazılarının çoğunu daktilo ile mi yazıyorsun" sorusuna yazar Robert Stone, "Evet, ta ki tasvirinde zorlandığım ya da takıldığım noktalara kadar. Bu durumlarda hemen kalemle yazmaya başlıyorum. Daktilo ya da klavye ile yazarken, acele etmemeniz gereken bir yerde acele edebiliyorsunuz. Böyle yapınca da yazıda nüansı, zenginliği, berraklığı kaybedebiliyorsunuz. Kalem, berraklığa zorlar" cevabı veriyor.

http://www.cafeuniversite.com/cafehaber/her-telden-haberler/459-kalemle-yazmak-beyin-geliimi-icin-cok-oenemli.html"

 

İlmin anahtarı olan Kalem’e, Şeytan neden düşman ve neden ortadan kaldırmak istiyor?Çünkü Şeytan, ilme, öğrenmeye düşman. Öğrenmenin önüne geçmek için birçok yönteme başvurmaktadır. İstiyor ki, cahiller çoğalsın... 

 Şimdi mesele daha iyi anlaşılmıştır sanırım.  

 Biz artık Kalem (ELİF) yerine, FARE (MAUSE) kullanıyoruz…Kalem’in birçok sırrı olmasına rağmen…

 

Erol Elmas

buulkem@gmail.com

  21.06.2011










Bu yazı 12,017 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 1 Aralık 2023 Discovery Skandalı
    • 26 Mayıs 2021 Kara Yöneticiler ve Yılanların Öcü
    • 13 Ocak 2021 30 Saat Savaşları
    • 4 Ocak 2021 Günümüzün Fuggerleri, Aşı ve Korku İmparatorları
    • 30 Mayıs 2020 Göktürklerden Hediye
    • 1 Nisan 2020 Kulbak Bilge İle Çağı Anlamak
    • 7 Aralık 2019 Turks ve Caicos Adaları
    • 19 Mayıs 2019 Barbarosun Sancağı
    • 12 Aralık 2018 NATO mu PESCO mu?
    • 17 Ağustos 2018 Papaz Kaçtı Oyunu
    • 17 Aralık 2017 Yüzyıllık İntikam
    • 13 Ağustos 2017 Gökteki Türklerle Yerdeki Türkler Birleşti!
    • 31 Temmuz 2017 Pentagon'un Planını 5 Yıl Evvel Deşifre Etmiştik
    • 21 Temmuz 2017 Gargad-DNA Görünmezliği Projesi ve Manyetik Biyoloji
    • 23 Haziran 2017 27 Uçağın Sırrı
    • 4 Mayıs 2017 LOLAN (LÜLEN)-ECE-AYSULU TÜRK'e Kavuştu!
    • 6 Şubat 2017 13 Ocak 16.40, Denktaş, İstanbul
    • 1 Ocak 2017 Tarikatlar-Cemaatler ve İstihbarat-1
    • 6 Aralık 2016 Ordu, Bütün Türk Milletidir!
    • 1 Kasım 2016 Sessiz Sözsüz Yaşananlar

    En Çok Okunan Haberler


    ON ALTI YILDIZ'da Ara Internet'te Ara  

    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    8,987 µs