En Sıcak Konular

Ayasofya İhalesini Alanlar

26 Kasım 2013 08:38 tsi
Ayasofya İhalesini Alanlar "Bu işin ihalesini alacaklar var mıdır Türkiye’de, bilemem, bekleyip göreceğiz… "

 

Oktan Keleş 22 Eylül 2010 tarihinde yazmıştı: "DİKKAT AYASOFYA" diye.

 

Oktan Keleş o yazısında Ayasofya ile ilgili sinsi plandan bahsetmişti: 

 

O sinsi  plan  şuydu: "Ayasofya’yı, Cuma günleri Camii olarak Müslümanlara, Pazar günü de Kilise olarak Hıristiyanlara ibadete açalım…" diye teklifler geleceğinden bahsetmişti. 

 

İşte o makalenin ilgili kısmı:

 

Şimdi bu analizlerden sonra gelelim önümüzdeki günlerde sahneye konulmak istenen sinsi plana:

 

Birinci aşamada AYASOFYA’yı tartışmaya açmayı başaranlar şimdi; Türk Medyası’nın ve bazı tanınmış kişilerin desteklerini almaya çalışarak, başka bir tartışma açacaklar o da şu:

 

Ayasofya’yı, Cuma günleri Camii olarak Müslümanlara, Pazar günü de Kilise olarak Hıristiyanlara ibadete açalım

 

Bu teklif karşısında başlayacak olan tartışmaları bir düşünün…

 

Türk kamuoyunun sesini şimdiden duyar gibiyim. “Çok güzel bir teklif, ne güzel, dini özgürlük, demokrasi, Türkiye’nin dünyaya güzel bir dersi, hayır asla olmaz, olur vs.” bu türden bir çok tartışma başlayacak.

 

 Bu tartışmaların neticesini tahmin etmek zor değil. Böylece SUR’da bir gedik açmış olacaklar.

 

Bu işin ihalesini alacaklar var mıdır Türkiye’de, bilemem, bekleyip göreceğiz… Böyle tarihi bir oyuna alet olma  riskini kim alır Türkiye’de?

 

Bu büyük bir plan. Bu  büyük bir organizasyon. Önce Ayasofya’yı yarı camii yarı Kilise olarak ibadete açmak… Böylelikle Müslümanların da gururu okşanır. Hoşgörü masalları anlatılır…

 

Ya sonra?

 

2014 yılında ne olacak?

 

2014 yılında Uluslar arası kuruluşların baskısıyla bir taslak metin hazırlanıp şöyle denilecek: Mabetlerin ilk sahiplerine, ilk dinlerine iadesi… Bu anlaşma dayatılacak! AB Komisyonu’nca bu imzaya açılacak ve imzalattırılmaya çalışılacak!

 

http://www.onaltiyildiz.com/haber.php?haber_id=230

 

"Ayasofya’nın, Cuma günleri Camii olarak Müslümanlara, Pazar günü de Kilise olarak Hıristiyanlara ibadete açalım" diyenler yani bu işin ihalesini alanlar ortaya çıkmaya başladı:

 

Ayasofya hem cami hem kilise olsun

 

  

Mutlu Tönbekici

 

Hiçbir fikrin, inancın, ideolojinin fanatiği olmadığım için anlamakta güçlük çektiğim bazı konular var. Bunların başında Ayasofya’nın yeniden cami yapılması konusu var. Ayasofya’da kılınacak bir namaz neden bir Müslüman için bu denli önemlidir açıkçası anlamıyorum.

 

Ayasofya, devlet eliyle yapılmış ilk Hıristiyan mabet. Bizans’tan geriye kalan en büyük bina. Hem dini önemi var hem de kültürel. İnşaası da bir devrin kapandığını gösteriyor, camii olması da.

Katolikler, Roma’daki mabetlere daha çok önem verirler ama bir Ortodoks Hıristiyan için Ayasofya, Kabe’den farksızdır.

 

Diyelim tarihte şöyle oldu...

 

1452 yılında Hıristiyanlar Mekke’yi ele geçiriyorlar ve Kabe’yi dev bir Hıristiyan mabedine dönüştürüyorlar. Duvarların hepsine ikonalar asılıyor, bütün revaklar İsa ve Meryem Ana resimleriyle boyanıyor, dört bir tarafına da çan kuleleri inşa ediliyor. Minareler de yıkılıyor. 482 yıl boyunca ayinler yapılıyor. Mekke’yi ziyaret eden bütün Hıristiyanlar oraya gidip mum yakıyor. Hıristiyanların, Müslüman alemine karşı bir zaferi olarak Kabe’nin “Hıristiyanlığı” kutsanıyor, yüceltiliyor. Bu arada Müslümanlar bundan büyük bir hicap duyuyor. Çocuklarına söyledikleri ninnilerinde bile “Kabe’nin geri alınması” temasını işliyorlar. Her Cuma namazı, Kabe’nin geri alınması, yeniden Müslümanların hac merkezi olması duasıyla kılınıyor. Kabe’nin Müslümanlaştırılması, Müslümanların haysiyet meselesi oluyor..

 

Sonra 1935’de, bir Hıristiyan lider, ne şiş yansın ne kebap diyerek Kabe’yi müze yapıyor. Müslümanlar çok mutlu olmuyor. Haysiyet yine yerine gelmiş değil. Ama, hac farizalarını belki tam olarak yerine getiremiyorlarsa da Kabe’nin kapıları en azından nötr bir şekilde onlara yeniden açılmış oluyor. Fazla ses edemiyorlar.

 


***


Fatih Sultan Mehmet’in Bizanslı Ortodoks Hıristiyanlar için milyonlarca kutsal ve kültürel manası olan bir kiliseyi camiye çevirmesinin nedeni neydi? Osmanlı’nın Bizans’a karşı zaferini taçlandırmak elbette. Aynı zamanda Müslümanların Hıristiyanlara karşı zaferini de taçlandırmak. O dönemin adeti buydu. Gayet sembolik, mana yüklü bir “zafer” ifadesi. Ayasofya’yı olduğu gibi bıraksaydı fethin ne manası kalırdı? İmparator olmanın keyfi nerede olurdu?

 

***


Şu an bazı Müslümanlar, neden Ayasofya’da yeniden namaz kılmak istiyor? Neden “işaretler havada görünüyor”? Adı bile Müslüman olmayan bir mabette kılınacak namazın kıymeti harbiyesi nedir? İstanbul yeniden mi “fethedildi”? Şehir, başka bir dine mensup başka bir devletten yeniden mi alındı? İstanbul’u “kaybettik” de yeniden mi “kazandık”?

 

Sormak istediğim şey şu: Hangi zaferi taçlandırmaya çalışıyoruz? Neyin rekabeti bu? Dinler arası bir şampiyona mı var?

 

Madem geçmişten gelen bir hak iddianız var ve Müslümanlık başka inançlara sözüm ona saygılı ise o vakit Hıristiyanların geçmişten gelen hak iddialarını ne yapacaksınız?


***


Benim teklifim şu: Ayasofya üçü birden olsun! Pazartesiden Perşembeye müze, Cuma günleri cami, cumartesi tatil, Pazar günleri da kilise.   

 

http://www.yazaroku.com/yasam-magazin/mutlu-tonbekici/23-11-2013/ayasofya-hem-cami-hem-kilise-olsun/640543.aspx

 


 

 

 

 

 



Bu haber 5,192 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    ON ALTI YILDIZ'da Ara Internet'te Ara  

    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,250 µs