En Sıcak Konular

Uçak Üretim Maceramız

18 Mayıs 2012 08:54 tsi
Uçak Üretim Maceramız Kısaca uçak üretim maceramız...

2023  VİZYONUMUZ VE  UÇAK ÜRETME MACERAMIZ

Osmanlı İmparatorluğu'nun son yıllarından itibaren özellikle askeri alanda uçakların önemi görülmüş ve Cumhuriyet'in kuruluşunun hemen ardından yapılan işlerden biri de Türk Tayyare Cemiyeti'ni kurmak olmuştur. 16 Şubat 1925'de kurulan bu Cemiyet'in (1935'de Türk Hava Kurumu adını alacaktır) kuruluş tüzüğünün ilk maddesinde yer alan "Türkiye'de havacılık sanayisini kurmak" görevi esas amacı da ortaya koymaktadır.


Cumhuriyet'in ilk yıllarında bu kuruluşla eş zamanlı olarak Türkiye'de uçak üretimi gerçekleştirebilmek için girişimlere de hemen başlanır. Balkan, I. Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı boyunca edinilen havacılık tecrübeleri, uçak ve yedek parça sağlanmasında dışa bağımlı olmanın ciddi zorluklar çıkarttığını göstermiştir. Pratik ve teknik aksaklıkların dışında üretici ülkelerin de uçak ve malzeme teminini siyasi baskı aracı olarak kullanmıştır.

23 Nisan 1926'da "Tayyare Makinist Mektebi" hizmete açılır.

Gerekli teknolojilerin sağlanması için, I. Dünya Savaşı'nın ardından imzalanan Versailles Barış Antlaşması uyarınca kendi ülkesinde uçak üretemeyen ve başka ülkelerde kurduğu fabrikalarla üretimini sürdürmek isteyen ve Rusya ve Polonya'da benzer yatırımlar gerçekleştiren Almanya'nın ortaklığından yararlanılması düşünülür.

1925 yılında, Alman Junkers Flugzeugwerke AG şirketi ile Türk Tayyare Cemiyeti ortaklığında, üç milyon lira sermaye ile merkezi Ankara olmak üzere Tayyare Otomobil ve Motor Türk Anonim Şirketi (TOMTAŞ) kurulur. Kuruluş sözleşmesi gereği Türk Hava Kuvvetleri'nin ihtiyacı olan her türlü uçağı ve motoru üretecek ve bunların yenileme çalışmalarını yapacaktır. Bu amaçla Kayseri'de bir uçak ve motor fabrikası, Eskişehir'de bir onarım ve bakım tesisi kurulmasına karar verilir. Bunun dışında şirket Türkiye'de havayolu taşımacılığı ve işletmesi ve petrol aramaları yapabilecektir.

Türk Hava Kurumu da, Etimesgut'ta daha önce kurulmuş olan atölyelerin genişletilmesiyle Uçak Fabrikası projesini 1942 yılında gerçekleştirir. Sonra1952 yılında uçak fabrikası, 1954 yılında da uçak motoru fabrikası Makine ve Kimya Endüstrisi Kurumuna devredilmiştir. MKEK bir süre eski tasarımları geliştirerek uçak üretimine devam etmiş, motor fabrikası 1955'te traktör imalatına geçerek, bugünkü Türk Traktör Fabrikası haline dönüştürülmüştür. Uçak fabrikasında ise 1959'da üretim durdurulur, 1963'den sonra traktör üretimine başlanır. 1968 yılında fabrika MKEK Tekstil Makineleri Fabrikası'na dönüştürülür, daha sonra ise kapatılır.

- Kayseri ve Eskişehir'deki uçak fabrikalarının ardından 1930'lu yıllarda özel sektörün de uçak üretimi alanına girdiği görülür. Bu yöndeki ilk girişim Vecihi-VI adıyla anılan ilk tasarısını 1924'de gerçekleştiren Pilot Vecihi Hürkuş tarafından yapılır. 1931 yılında İstanbul'da kendi atölyesinde ürettiği Vecihi-XIV adlı ikinci uçakla Ankara'dan havalanarak küçük bir Türkiye turu yapmayı başarır.

- Vecihi Hürkuş'tan sonra THK tarafından Fransa'da eğitime gönderilen Mühendis Selahattin Reşit Alan Bey, motor ve pervanesi hariç bütün parçaları Türk malı olan ve MMV-1 adı verilen yeni tip bir milli uçağın proto tipini imal eder. Ancak test uçuşlarını yapacak tecrübe pilotu bulamadığı için projesi yarım kalır.

- En büyük özel girişim ise Demiryolu ihaleleri alarak demiryolu inşaatında başarı göstermesi ile tanınmış ve bu yüzden Demirağ soyadını almış olan müteahhit Nuri Demirağ'dan gelir. Demirağ İstanbul, Beşiktaş'ta bugün Deniz Müzesi olarak kullanılan binayı 1937 yılında uçak fabrikası olarak yaptırır ve Yeşilköy'de bugün Atatürk Hava Limanı olarak kullanılan alanda bir uçuş sahası, "Nuri Demirağ Gök Uçuş Okulu", uçak tamir atölyesi, hangarlar, ve deniz uçakları için sahilde bir kızaktan oluşan Yeşilköy tesislerini 1941 yılında gerçekleştirir. Okul 1943 yılına kadar 290 pilot yetiştirir, İstanbul Teknik Üniversitesi'nin özellikle mühendislik bölümü öğrencileri stajlarını burada yapar. Hatta mühendislerin birçoğu pilot olur. Cumhuriyet döneminde mühendis pilotların çoğu yoğun olarak bu dönemde olmuştur. Beşiktaş'taki atölyelerde uçak mühendisi Selahattin Reşit Alan yönetiminde ilk uçak 1936'da yapılır ve tek motorlu bu uçağa ND-36 adı verilir. 1938'de çift motorlu olarak yapılan ikinci uçak ise ND-38 adını alır. Başarılı uçuşlardan sonra bu uçakların seri üretimlerinin yapıldığı ve bir kısmının da yurtdışına satıldığı bilinmektedir. Fakat kısa süre sonra Türk Hava Kurumunun siparişlerini iptal etmesi sonucunda ekonomik krize giren fabrika 1945 yılında kapatılır.

 Peki ama büyük sıkıntıları aşarak, uçak sanayini kurmayı başarmış olan Cumhuriyet neden uçak üretiminden vazgeçmiştir?

Bu noktada pek çok dış gücün yerli işbirlikleri ile ortak çalışmalar yaptığı görülmektedir. Marshall Planı ile yapılan yardım anlaşmasında bu konuda yer almış, genellikle hibe şeklinde eski ve hurdaya ayrılacak durumda olan uçaklar verilmiş ama yedek parça ve bakımları için oldukça yüksek ücretler istenmiştir. Hatta Türk Silahlı Kuvvetlerinde görevli üst düzey bir subay yerli olarak üretilen uçakların pahalı olduğunu Amerika’nın bedava uçak verdiğini eğer yerli uçak alırsa kendisinin asılacağını bile zikretmiştir. Yıllarca bu şekilde işleyen bu düzeni hem bozmak çok büyük bir çalışmadır.

Türkiye Cumhuriyeti, kuruluşunun  100.yılının kutlanacağı 2023 yılı için  planlar arasında bu zor çalışmayı gerçekleştirmeyi amaçları arasında en ön sırada yer almaktadır. Yani kendi savaş uçağımızı üretmektir.

 Türk Devleti 1940’larda kendi uçağını yapmıştır. Fakat bu macera, vahşi kapitalizmin hışmına uğramıştır. Şu anda genellikle dışa bağımlı montaj sanayi şeklinde çalışmalar mevcuttur.

Bugün terörle mücadelede kullanılan insansız hava araçlarının bir modeli de daha sonra geliştirilmek üzere 1940’lı yıllarda üretilmiştir. Ülkemizde 1926 ile 1952 yılları arasında 13 farklı modelde toplam 351 adet uçak üretmiştir. Bu uçaklar  Danimarka ve Hollanda’ya satılmıştır. Hatta Irak ve İran bu uçaklardan almak istemişler ama iç ve dış siyasi oyunlardan dolayı bu satışlar gerçekleşmemiştir.

Türkiye hayalet uçakların ilk örneğini de yine o yıllarda üretmiş. Bugünkü hayalet uçakların benzeri olan uçak modeli 1948’de üretilmiş. Sadece 1 adet üretilen uçak, daha sonra kullanışsız ve uçmaya elverişli değil denilerek üretimi durdurulmuştur.

Yine Türkiye’de ilk yolcu uçağı modeli 1944 yılında MKE tarafından üretilmiş olup, 25 adet üretim planlanmış, 6 adet üretildikten sonra durdurulmuştur.

Türkiye’nin ürettiği uçakların birer maketini Türk Hava Kurumuna bağlı Ankara Türk kuşu tesislerinde görebilmek mümkündür.

Türkiye’nin güçlenmesini ve kendi savunma sanayini kurmasını sürekli olarak engelleyen dış güçler ve içerideki uzantıları o zaman başarılı olmuşlar ve bu çalışmaları durdurmuşlardır. Uçak fabrikaları traktör, tencere ve tekstil gibi başka fabrikalara dönüştürülmüştür.

Türkiye önüne koyduğu 2023 plan çerçevesinde kendi uçağını yapmayı başarabilirse geçen bu süre içerisinde dünya siyasetinde ulaşmış olduğunu yeri göreceğiz.

Ümidimiz boşa çıkmaz İnşallah…

SERDAR BUĞRAHAN


Kaynaklar

1-Havacılık Tarihinde Türkler ( Yavuz KANSU, Sermet ŞENSÖZ, Yılmaz ÖZTUNA)

2-Türkiye'nin İlk Uçak Fabrikasını Kuran Adam Nuri DEMİRAĞ ( Semih İNCEÖZ )
3-Ankara; 1991  Etimesgut Uçak Fabrikası ve Endüstrimiz ( Şükrü ER )
4-Türk Havacılığında İz Bırakanlar (M.Bahattin ADIGÜZEL) (THK Kültür Yayınları)



Bu haber 8,965 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    ON ALTI YILDIZ'da Ara Internet'te Ara  

    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,172 µs