En Sıcak Konular

Salat (Namaz)-2

22 Haziran 2016 08:39 tsi
Salat (Namaz)-2 Salat (Namaz)-2


SALAT/NAMAZ

RAHMAN VE RAHİM ALLAH’IN İSMİ İLE


Bu çalışma salatın temel manasını açıklayan çalışmamızdan sonra yine aynı konu bağlamında ancak ritüel olan salat yani namaz konusunu da içeren bir çalışma olacak.

Salat kavramı Kuranda tekil olarak geçtiği gibi çoğunlukla da ikame kavramı ile birlikte geçer. O halde salat kavramından sonda ikame kavramının ne olduğunu yine Kur’an dan açıklamaya çalışalım.

İkame kelimesi sözlükte Kame kökünden gelmekte olup ayakta durmak, kalkmak manasına gelmektedir… İkame ise dosdoğru yerine getirmek, doğrultmak, onarmak  manalarına gelir. İkame kelimesini Kur’anda en iyi açıklayan ayetlerden biri Kehf Suresi 77.ayettir.

Yine yola koyuldular. Biraz sonra bir kente geldiler. Kent halkından yemek istediler, ama onlar bu ikisini konuk etmekten çekindiler. Orada, yıkılmaya yüz tutmuş bir duvara rastladılar;(Hızır A.S) tuttu onu onardı.(ikame etti)  Mûsa "İsteseydin buna karşılık bir ücret elbette alırdın." dedi.

Ayetten anlaşılacağı gibi ikame, yıkılmaya yüz tutmuş bir binanın ayağa kaldırılmasından mecazla  onarılması manasında ayette geçer…Bu ayet esasında ikamenin iç manasını da vermektedir. Yıkılmaya yüz tutan binayı ayetten bağımsız toplum olarak düşünürsek, toplumun yıkılmış, yıkılmaya yüz tutmuş, bozulmuş dejenere edilmiş tüm değerlerinin onarılmasına ve ayağa kaldırılması ve bunun dosdoğru yapılması ikame, inananların bu ikame eylemine  yönelmeleri, destek vermeleri, elini taşın altına koymalarına yönelik eylemleri ise salatı ikame olarak tanımlanır. Kuranda birçok kez geçen namazı kılarlar diye tercüme edilen salatı ikame ederler (yukimune’ssalate) ifadesini bu şekilde anlamak daha yerinde olacaktır.

Yunus-87 Mûsa'ya ve kardeşine: Kavminiz için kendilerini yerleştirmek üzere Mısır'da evler hazırlayın. Evlerinizi kıble kılın ve salatı ikame edin ve İnananları müjdele diye vahyettik.

Ayette herkesin evlerini birbirinin kıblesi kılması, herkesin birbirine yönelmesi ve bu yerleşim salatı ikame ederek yani destekleşmeyi ve dayanışmayı tam yerine getirerek bir yerleşim yeri hazırlanması vahyedilmiş, bunun inananlara müjde olduğu beyan edilmiştir. Bu ayet inanan toplumların yaşam modelinde birbirleri ile olan münasebetlerinin nasıl olması gerektiği ile ilgili de bir bilgidir.

Fatiha 6- İhdina’ssıratal müstagim..(Dosdoğru olan  yola kılavuzla) Ayette geçen müstagim kelimesi kame-ikame kelimelerinin türevlerinden olup dosdoğru olan manasındadır.

            Salatı ikame ederler ifadesi Kuranda çoğunlukla zekat ile birlikte anılır…Zekat kelimesi artmak,çoğalmak temel manasının yanında Kuranda geçen türevlerinde ezka taamen-arındırıcı-temiz yiyecek (Kehf 19),yüzekküne enfüsehüm-nefislerini temize çıkaranlar (Nisa 49) ayetlerinde olduğu gibi temizlenmeyi ve arınmayı içerisine alan izafi manalar yüklenmiştir.O halde zekat malda artışın, fazlalığın ihtiyaç sahiplerine verilerek malda temizlenmeyi ve arınmayı ifade eder. Salatı ikame ederler zekatı verirler...(Salatlarını/Desteklerini dosdoğru yaparlar, arınmayı verirler) Zekat kazandığımız mallarda başkalarının da hakkı olduğunu bilerek arınmayı sürekli olarak yerine getirmektir. Geleneksel öğretide bize öğretildiği gibi 40/1 zekat anlayışı Kuran’dan onay almaz.

Hud-87 Dediler ki: "Ey Şuayb! Salatın mı emrediyor sana, atalarımızın kulluk etmekte olduklarını terk etmemizi yahut mallarımızda dilediğimiz gibi davranmaktan vazgeçmemizi? Esasında sen; gerçekten yumuşak huylu, olgun bir insansın."

Salat etmek inananlara sorumluluk yükler ve salat edenler atalar dininden gerçeği yönelen insanlardır ve salat insanın kazancında mallarında istediği gibi tasarruf edemeyeceği bilincini verir.

Salat Dinin Direğidir

Salatı olmayan bir toplumda gerçek dinin yaşanması mümkün olmadığı gibi ,toplumsal açıdan gerçek bir düzenin sağlanabilmesi mümkün değildir. Salat etmemenin dünyevi bir cezası yoktur, ritüel namazın da dünyevi bir cezası yoktur ancak salattan yüz çevirmenin bozulan toplum düzenini onarmada hiçbir katkısı olmaması dolayısı ile toplum düzenindeki bozulmanın yine o toplumda yaşayanları olumsuz etkilemesi ile bir karşılığı vardır. Tabi ki bu umarsızlığın herkesin kendi sorumluluğunu bilmemesinin ahirette bir bedeli mutlaka olacaktır.

Müddessir-(40--46) Onlar cennetlerdedirler. Birbirlerine suçlular hakkında sorular sorarlar ve dönüp onlara şöyle derler: “Sizi Sekar’a ne soktu?” Biz salat edenlerden değildik…Ve biz yoksulları doyurmuyorduk. Boş ve anlamsız şeylere dalıp gidenlerle biz de dalar giderdik. Ve biz din gününü yalanlıyorduk.

            Salatın ve salatı ikamenin temel olarak toplumsal yönü olduğu ve bizi sürekli canlı hareketli kıldığı, ve sürekli bir iş ve değer üretme üzerine olmamız gerektiği, tembel, üretmeyen, hayatın hiçbir alanı ile alakası olmayan, salatı yalnızca ritüel namaz olarak anlayıp camilere hapseden içi boşaltılmış namaz anlayışından ne kadar uzak bir gerçeklik olduğu apaçıktır.

            Şimdi yine yıkılmaya yüz tutmuş duvar gibi içi boşaltılmış namaz anlayışının ikamesini kitabımız Kuran-ı Kerimden doğrultmaya, dosdoğru hale getirmeye, onarmaya çalışalım.

            Namaz salatın toplum olarak kabul ettiği şekilsel boyutunun ismi olduğu için bazı açıklamaları namaz diye yapacağım. Namaz ne Arapça nede Türkçe bir kelimedir. Namaz kelimesi Kuran geçmemekle birlikte, farsça "Nameste" kelimesinin dilimize namaz olarak geçmiş halidir. Farsça'da nameste büyük bir güç veya ototrite karşısında saygı duruşuna geçmek, saygıyla eğilmek demektir.

SALAT-NAMAZ

Namaz vakitleri Kur’an ile belirlenmiştir.

Nisa 103…Salat müminler üzerine vakitli olarak yazılmıştır (innessalate kanet alel müminine kitaben mevkuta) Bu ayette gecen bir ifadeye dikkat çekmek istiyorum...Melallerde farz kılındı diye tercüme edilen kitaben ifadesi yazıldı olarak tercüme edilmelidir. Yani Kitaben ifadesi Allah yazılı olarak bu vakitleri bize bildirdi ve yasalaştırdı  manasına gelir.

Namazın amacı Allah’ı anmaktır..

Taha-14 Şüphesiz ben  Allah'ım. İlah yoktur benden başka. O halde bana kulluk et  ve namazını (salatını), beni hatırlayıp anmak için (zikir) yerine getir (iakeme et).

Ritüel  namazda yapılan hareketlerin toplumsal bir karşılığı vardır.

Kıyam-İkame kelimesi ile aynı köktendir.Ayakta Durmak-Allah için dimdik durmayı, eğilmemeyi bükülmemeyi, Allah yolunda mücadele etmeyi ifade eder.

Rüku-Eğilmek, beli bükülmek, boyun eğmek manalarına gelir. Yalnızca O’na boyun eğilir.

Maide-55  Sizin dostunuz Allah'tır, O'nun resulüdür, bir de rükû eder bir halde salatı ikame edip (namazı kılıp ) zekâtı vererek iman edenlerdir.

Secde-Üstünlüğü kabul demektir. Yalnızca Allah'ın üstünlüğü kabul edilir.

Bu hareketlerin namazda yapılması toplumsal salatı ikamemizin şekilsel özetidir.

Kıble-Kabe istikametine dönmektir. Kabe tevhidi birliği temsil eder..Tevhid birlik hedeftir. Bölünmemek parçalanmamaktır. Herkes aynı yöne tek bir yöne yani hedefe yönelir..Namazda kıbleye yönelip namazdan sonra kıbleyi şaşmak salat-namaz değildir. Zira salatı-namazı yalnızca şekilsel olarak algılayanların namaz bittikten sonra yaşamda kıbleleri hedefleri, yönelimleri başka başka ve parça parça olmaktadır. Salat şekilsel olarak ifa edildiğinde bitmez hayatın her anında sürekli devam eder.

Salat-namaz  zikri içerdiği gibi duayı da içerir…Salat duadır demek doğru olmadığı gibi, Salatın daha genel bir kavram olarak duayı içerdiği söylenebilir. Dua davet etmek çağırmak manasına gelir. Salatın içerisinde dua salatın destek olmak manası ile  bağlantılı olarak Namazda dua etmek Allahtan toplumsal salatını yerine getirmede destek istemek, eksikliklerini ifade ederek eksikliklerimizin giderilmesi için Allahtan yardım-destek dilemek isteklerimizi  O’na arz edip yönelerek destek için davet etmektir.

Namazın Vakitleri

Nisa 103…Salat müminler üzerine vakitli olarak yazılmıştır (innessalate kanet alel müminine kitaben mevkuta)

Nur-58 Ey iman edenler! Ellerinizin altında bulunanlarla, ergenlik yaşına gelmemiş olanlarınız sizden üç durumda izin istesinler: Sabah namazından önce(salatel fecri), öğlen vaktinde elbiselerinizi çıkardığınızda, akşam namazdan sonra (salatel işai) Kaygılanacağınız üç vakittir bunlar. Bunlar dışında size de onlara da bir günah yoktur. Aranızda dolaşırlar, birbirinize bakabilirsiniz. Allah, ayetleri size işte böyle açıklıyor. Allah Alîm'dir, Hakîm'dir..

Kur’an vakitlerin yazılı olduğunu söylüyor evet bu bağlamda Kur'anda ismi zikredilen ve vakte bağlı olarak ifade edilen 2 vakit namaz vardır…Gramer açısından salatel fecri isim tamlaması fecrin salatı yani fecre ait fecir vakti kılınan namaz, salatel işai işa vakti yani akşam vakti kılınan namaz olarak geçer…Bu iki namaz dışında Kuranda ismi zikredilen namaz ismi yoktur. iki namaz vaktine bağlı olarak Kur'anda vakti işaret eden ayetleri inceleyelim.

Allah yukarıda yazılan ayette sabah ve akşamı namaz olarak işaret ederken neden öğle vaktinde, öğle namazından önce veya sonra diye bir ifadede bulunmayıp öğle vaktinde elbisenizi çıkardığınızda diye bir ifadede bulunuyor. Eğer öğle namazı diye bir namaz olsaydı aynı sabah namazından önce ve akşam namazından sonra ifadesinde olduğu gibi öğle namazından önce veya sonra diyebilirdi.

Hud 114- Gündüzün iki tarafında ve geceye yakın saatlerde namaz kıl! Güzellikler kötülükleri silip süpürür. İşte bu, Allah'ı ananlara bir öğüttür.

Namaz vakitlerini çok net olarak ifade eden ayet bu ayettir. Burada gündüzün iki tarafı neresidir ilk başta anlaşılması gereken vakittir. Bu ayeti Taha Suresi 130.ayet ile birlikte inceleyelim.

Artık, onların söylediklerine sabret; Güneş'in doğuşundan önce de batışından önce de Rabbini överek tespih et! Gecenin bazı saatleriyle gündüzün taraflarında da  tespih et ki, hoşnutluğa erebilesin.

Taha 130.ayette gündüzün tarafları ifadesi önemlidir…Peki o halde Hud 114 .ayette geçen gündüzün iki tarafı gündüzün taraflarından hangi iki taraftır. Gündüzün taraflarını Sabah -Duha Vakti-Öğle-İkindi ve Akşam olarak zikredebiliriz. Peki Hud 114 e göre biz bu taraflardan hangi iki tarafta namaz kılacağız…İşte bu iki tarafın hangileri olduğunu belirleyen yine Hud suresi 114. Ayetin devamındaki geceye yakın saatlerde ifadesidir.

Peki hem gündüzün iki tarafı olup aynı zamanda geceye yakın saatler hangi vakitlerdir. Sabah ve akşam vakitleri hem gündüzün iki tarafında olup aynı zamanda geceye de yakın saatler olduğundan Hud Suresi 114 te bahsedilen Namaz vakitleri yine Sabah ve Akşam namazlarıdır. Ayette gündüzün iki tarafında ifadesinden sonra bulunan ve ifadesi Arapçada vav harfi açıklama vavıdır yani Türkçede bulunan noktalı virgül yerine geçer…O halde yeniden ayete meal vermek gerekirse…Gündüzün iki tarafında ; geceye yakın saatlerde namaz kıl şeklinde çeviri yapılmalı. Ayette geçen zülefen minelleyli ifadesi geceye yakın saatlerde diye tercüme edilmiş..Zülef kelimesi Türkçede kullandığımız saçın zülfü ile aynı bağlamda saçın sarkan bölümüne zülüf denildiği gibi zülefen minelleyl ifadesi geceden sarkan bölüm ve ya geceye yakın zamanlar diye tercüme edilebilir. Sabah ve Akşam hem gündüzün iki tarafı olup hem de geceden sarkan zamanlardır.Eğer Hud suresindeki geceden sarkan zamanlar ifadesi olmasaydı biz Hud  114 te geçen gündüzün iki tarafının Taha 130 da geçen gündüzün taraflarından hangi iki taraf olduğunu bilemeyecektik.Bu yönüyle zülefen minellyel ifadesi çok net ve açıklayıcı bir ifadedir.   


İsra-78 Güneşin aşağı sarkmasından, gecenin kararmasına kadar namazı kıl. Sabah Kur'an'ını da gözet. Çünkü sabah Kur'an'ı tanıklarca izlenmektedir.

Bu ayet net olarak akşam namazı vaktini açıklamaktadır…Ayette geçen güneşin aşağı sarkması(dülükişşems) güneşin batışını ifade eder..Yani güneşin batışından gecenin kararmasına kadar olan vakitte kılınacak namaz Akşam namazıdır.

Şimdi üzerinde en çok tartışma olan ve ikindi namazı diye tercüme edilen essalatil vusta-Orta namaz diye tercüme edilen  Bakara 238.ayeti inceleyelim.

Namazları ve orta namazı koruyun. Tam bir saygıyla Allah için  kıyam edin.Klasik tercüme bu…

Namazlar diye tercüme edilen ifadeyi salatlar diye aslı ile tercüme edelim. Salatlarınızı muhafaza edin…Bu ayette geçen salat çoğul ifade ile  salavat olarak geçtiği için namazların ikiden fazla olması gerektiği konusunda tartışmalar olmaktadır. Halbu ki ayet çoğula yani topluma seslendiği ve her insanın bireysel olarak toplumsal salatları yönelişleri olduğundan ifade salavatlar yani yönelişler şeklinde çoğul olarak ifade edilmiştir…Herkes salatını muhafaza etmekle sorumludur…Peki mu muhafaza nasıl olacak. İşte Vusta ifadesi bunu niteler…Vusta meallerin tümünde orta diye tercüme edilmiş ancak orta kelimesi Arapça da vasat tır…Vusta ise en orta demektir. Bu açıdan meallerin tümü yanlıştır. Bir şeyin en ortası ne demekti? Orta eksiklik ve aşırılıklardan uzak olmak ifrat ve tefritte olmamaktır. Arap edebiyatında  bir şeyin en ortası en makul en hayırlı olan yeridir. Yani neyi koruyacağız? salavatlarımızı yani yönelişlerimizi, bu yönelişimiz nasıl olacak? En orta yani en makul şekilde olacak, İslam toplumuna bakıldığında yönelişlerin hangi noktalarda olduğu açıkça görülmektedir. Bir kısım salatın hiçbir yönü ile ilgilenmezken bir kısım ise en orta olan en makul olandan uzaklaşmış uç noktalarda yönelişini salatını gerçekleştirmek istemektedir…

Bakar 143-İşte böyle! Biz sizi, insanlar üstüne tanık olasınız, resul de sizin üstünüze tanık olsun diye, orta bir ümmet ( ümmeten vasaten) yaptık….

Ayette geçen orta yine bir sıfat olup ümmet ile ilgilidir. Orta ümmet, en orta salat ile birlikte düşünüldüğünde orta ve en ortadan kastın ne olduğu daha iyi anlaşılacaktır.

Salatil Vusta bu açıdan vakit namazın vakti olarak açıklanamaz. Peki en orta salat nasıl yapılır…Ayetin devamındaki ve kumu lillahi kanitin…bunu açıklar; kalkın, yerine getirin Allah için kanitler olarak..Kanit Allaha boyun eğen, itaatkar ve mütevazi olan manasına gelir.

İkinci olarak Kur'anda Namaz vakitleri isim tamlaması olarak zikredilmektedir..Salatel vecri salatel işai…Bakara 238 de ise essalatil vusta sıfat tamlamasıdır...Salatil Vustanın bu açıdan da vakte bağlı bir namaz olmadığı açıktır. Daha iyi anlaşılması açısından salatel fecri---fecrin salatı fecre ait salat iken essalatil Vusta---salat nasıl salat��"Vusta salat---Yani Vusta Salatı niteleyen bir sıfattır…

Toplumun bildiği 5 vakit namaz ortası 3 tür o halde 3.namaz ikindi namazı  esalatel vusta da ikindi namazıdır diyerek parmak hesabı yapmak ne Kuran diline ne Arapça gramerine uymaz..Essalatil Vusta’ya günün en ortasında kılınan namaz yorumları da ne gramere ne de manaya uyar. Zira ayette gün kelimesi geçmemektedir.V usta bir sıfat olup direk salatın vakti ile değil kendisi ile ilgilidir.

Evet Essalatil Vusta en orta salat dedik…En makul şekilde bir korku durumunda namaz nasıl muhafaza edilir, kılınır.? Yani tüm yönelişlerimizin içerisinden bir parça olan namaz  ile ilgili olarak bir korku durumunda namaz kılmamız gerekti ne yapacağız?

Bakara 239-Bir korku ve endişe duyarsanız yürüyerek veya binit üzerinde yerine getirin. Güvene kavuştuğunuzda bilmediğiniz şeyleri size öğrettiği şekilde Allah'ı zikredin.

Korku durumunda salatın en makul şekilde muhafaza edilmesi bu şekilde yerine getirilir.

Namazın Rekatları

Geleneksel İslam anlayışında Kuran’da her şeyin yazmadığı dolayısı ile Namaz  vakitleri ve rekatların hadisten belirleneceği inancı yaygındır. Halbuki Allah Nahl 89.ayette;Gün olur, her ümmet için kendi aleyhlerine kendi içlerinden bir tanık çıkarırız. Seni de şu insanlar hakkında tanık olarak getireceğiz. Sana bu Kitap'ı indirdik ki her şey için ayrıntılı bir açıklayıcı, bir kılavuz, bir rahmet, Müslümanlara da bir müjde olsun.

Ankeabut 51 Karşılarında okunup duran bir kitabı sana indirmiş olmamız onlara yetmiyor mu? Bunda, inanan bir toplum için elbette ki bir rahmet ve bir öğüt vardır, buyurmaktadır.

İlk önce ayetlerde belirtildiği gibi bizim Kur'anı Kerim’in her şey için ayrıntılı bir kitap olduğuna, yeterli bir kitap olduğuna iman etmemiz gerekli.

Allah bu kadar önemli olan namaz konusunda vakitleri eksik mi bıraktı ,hayır…Peki rekatları neden eksik bıraksın…Kur'anın yeterliliğine iman etmeyenlerin en çok yönelttiği soru şu…O halde namazın rekatlarını gösterin…Allah rekatlarını da açıkladı bize.

Nisa 101- Yeryüzünde sefere çıktığınızda, küfre sapanların size kötülük etmesinden korkarsanız, namazı kısaltmanızda sizin için bir sakınca yoktur. Şu bir gerçek ki, küfre batanlar sizin için açık bir düşmandır.

Nisa 102- Sen içlerinde olup da onlara namaz kıldırdığın vakit, içlerinden bir grup seninle namaza dursun; silahlarını da alsınlar. Bunlar secdeye varınca, diğerleri arkalarında beklesinler. Sonra namaz kılmamış olan diğer grup gelip seninle birlikte kılsınlar. Dikkatli olsunlar, silahlarını yanlarına alsınlar. Kâfirler isterler ki, silahlarınızdan ve teçhizatınızdan habersiz olasınız da üstünüze bir çullanışla çullanıversinler. Eğer yağmurdan gelen bir sıkıntı varsa yahut hasta-yaralı iseniz silahlarınızı bırakmanızda sizin için bir sakınca yoktur. Ama tedbirinizi alın, dikkatli olun. Allah, kâfirler için rezil edici bir azap hazırlamıştır.

Ayetleri inceleyecek olursak…Durum bir sefer ,savaş ve korku hali…Namaz kısaltılacak…Namazı kıldıran peygamber efendimiz…Peygamber efendimiz imam olduğu için namazın tam olanını kılıyor, sahabe iki grup halinde…Önce ilk grup secde halinde iken diğer grup tedbir alıyor, çünkü tehlike ve saldırı ihtimali var silahlar da yanlarında, ilk grup secde edince geri çekiliyor ve bekleyen grup gelip namazı aynı şekilde kılıyor. Dolayısı ile kısaltılmış namazı herkes 1 rekat olarak kılıyor..2 rekat namaz birer rekata kısaltılıp tamamlanıyor…Peygamber efendimiz de imam olduğundan namazın tam olanını kılıyor yani iki rekat namaz kılıyor.

Nisa 103- Korku halindeki namazı tamamlayınca, artık Allah'ı ayakta, oturarak, yan yatmışken anın. Sükûnet bulduğunuzda, namazı tam bir biçimde yerine getirin. Namaz, müminler üzerine vakitli olarak yazılmıştır.

Kur'anı Kerimden çıkaracağımız sonuç Namazın sabah ve akşam olmak üzere iki vakit ve ikişer rekat olduğudur. Kur'andaki namaz Miraç hadisesinde yaşandığı iddia edilen Yahudi uydurması Namazın 50 vakitten haşa peygamber efendimize yaptırılan Allah ile pazarlık sonucu 5 vakite indirildiğine dair gelen uydurma rivayete kurban edilmiş, daha sonra gelen toplumlar namazı Kur’andan aramak yerine zihinlerinde olan Namazı Kur'ana onaylatmaya çalışarak zorlama yorumlar ile 5 vakit namazı Kur’andan çıkarmaya çalışmışlardır…

İsra 110-De ki: "İster Allah diye yakarın, ister Rahman diye yakarın. Hangisiyle yakarırsanız yakarın, en güzel isimler/Esmâül Hüsna O'nundur. Namazında sesini yükseltme, kısma da. İkisi ortası bir yol tut.

Bu ayete göre namazda sesi tamamen kısmak ve ya yükseltmek uygun değildir. Şu anda cemaatle kılınan namazlar esnasında öğle ve ikindi namazlarında, imam ayetleri tamamen sessiz okumakta ve cemaat hiç duymadığı ve okumadığı ayetler ile namaz kılmaktadır.

Ankebut 45-Kitap'tan sana vahyedileni oku! Ve salatını dosdoğru yap. Çünkü salat, çirkinliklerden ve kötülüklerden alıkoyar. Şüphesiz  Allah'ın zikri/Allahı anmak en büyüktür! Allah, neler yaptığınızı biliyor.

Mearic 23-Onlar salatlarında devamlılık gösterirler. 


Salat Müminin Miracıdır

Hoca Ahmet Yesevi Hazretleri Divan-ı Hikmet’te miracın bilinen manası ile namaz ile değil fakirlerin, gariplerin halinin hatırının sorulması ve onlara verilen destek sayesinde olduğu gerçeğini şu şekilde ifade eder.

                                    Garip, fakir, yetimleri Rasul sordu

 O gece Mirac'a çıkıp Hakk cemalini gördü

 Geri gelip indiğinde fakirlerin halini sordu

                                 Gariplerin izini arayıp indim ben işte.


Allah bizleri Hüdasından ayırmasın…Selam Hüdaya tabi olanlaradır..(Taha 47)

 

 

Salih Yavuz

Not: Çalışmamda desteklerini esirgemeyen Orkun Komutanıma teşekkür ederim... 

 

NOT: Sitemizde yayınlanan tüm tefekkürler, kişilerin kendi görüşleridir. 16 Yıldız'ın görüşü olarak değerlendirilmemelidir. 



Bu haber 6,118 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    ON ALTI YILDIZ'da Ara Internet'te Ara  

    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    8,522 µs