En Sıcak Konular

Emir Yıldızdan

Köşe Yazısı
Emir Yıldızdan
19 Mayıs 2013

Mukaddes Emanetlere Saygısızlık



 

 

Bugün Topkapı Saray’ında Hırka-i Saadet Dairesi'nde bulunan Mukaddes Emanetlere karşı yapılan saygısızlık gönlümüzü incitiyor. Geçtiğimiz günlerde bizzat gittim gördüm.  Başkasından duyma vs. değil. Gördüklerim karşısında  da çok üzüldüm.

Kurallar varsa neden uyulmuyor? Hiç mi görevli/yetkili yok!



Mukaddes Emanetlerin bulunduğu bölüme girenleri görünce: “Bu kadar da olmaz!” dedim. Turistler, hiçbir sınırlamaya tabi olmadan,  şortla, terlikle, göbeklerini açık bırakan kıyafetlerle içeri giriyorlar. Kur’an okunuyor,  Mukaddes Emanetler karşımızda duruyor ve turistler ellerini kollarını sallayarak, yarı çıplak bir vaziyette o bölüme alınıyorlar. Başka bölümlere bir şey demem ama orası bizim için “özel” bir yer, her elini kolunu sallayan, istediği gibi oraya giremez! Girmemeli!



Dünyanın hiçbir yerinde kutsal mekânlara bu tür kıyafetlerle girilemez. Ne Vatikan'daki ne Roma'daki kiliselere ne de Kudüs'e böyle açık saçık kıyafetlerle girilmesine izin verilir.

Dünyanın birçok yerinde kutsal yerlere girilirken giyime özen gösterilir.

St. Petersburg'da kilise ve dini hüviyeti olan yerlere, müzelere girişte kıyafete ilişkin sıkı kurallar  var. Mesela kadınların omuzları açık olursa, içeri almıyorlar.

İtalya'da kiliselere şort, mini etek ve kolsuz bluz ile girmek yasak. Mini etek dışında, şort ve atlet yasağı erkekler için de geçerli.



Ya bizim Topkapı’daki Mukaddes Emanetler bölümüne  gelenler? Bana kimse hikâye anlatmasın,  ben orada dakikalarca durdum, ne kıyafetlerle girenleri gördüm. Kurallar var da uygulanmıyorsa, o ayrı bir facia.

Emanetlere karşı yapılan bu saygısızlıktan utandım. Güya muhafazakâr bir idaremiz var.

Özellikle o bölüm için özel kurallar koyacaksın. Elin turisti lakayt bir şekilde benim mukaddes bildiğim yere öyle giremez.  Zorla da gezdirmiyoruz. Koy kuralı ve uygula!  

Nasıl gelmişti Mukaddes Emanetler bize, bakın size onun hikâyesini anlatayım:  

Yavuz Selim Şam'da. Niyeti  Mısır'ı fethetmek... Yıl 1517. Amacı Sina çölünü aşarak Mısır'a varmak. Çölü koca bir ordu ile geçmek, akıl alacak iş değil.

Paşalar korka korka fikirlerini  padişaha arz ediyorlar;

“Şevketlim Sina çölünde kum, sıcak, susuzluk var. Biz bu çölü ancak 9 günde geçebiliriz. Helak oluruz,” diyorlar.

Yavuz, onları dinlemiyor. Sürüyor atını uçsuz bucaksız Sina çölüne. Koca ordu çölde. Güneş yükselmeye başlıyor, hava sıcak... Ordu  çölde yol alıyor. Padişah Yavuz Sultan Selim birden atını durdurup, hemen atından yere atlıyor. Sımsıcak çöllerde dört elli  yürümeye başlıyor. Kumandanlar, vezirler, askerler  şaşırıp kalıyorlar. Padişah dört elli yürüyordu. Bu hal, üç dört kilometre böyle devam ediyor. Yavuz’un gözlerinden yaşlar geliyor. Bir müddet sonra sıcak kumlar üzerinden doğrulup, atına biniyor. Yola devam ediliyor. Çöl dokuz günde geçiliyor. Ne telefat var, ne susayan var, ne acıkan var. Mısır'a varıldı, Mısır fethedildi.

Fetihten sonra İstanbul'a dönüldü. Aradan üç ay geçti. Vezirler, padişahın sakin bir zamanında sordular: “Şevketlim Sina çölünde 3 - 5 km dört elli yürüdünüz. Sonra oturdunuz dua ettiniz, ağladınız. Atınıza bindiniz, yolumuza devam ettik. Bu hadiseyi biz anlayamadık. Bizlere lütfeder misiniz,” dediler.

Yavuz diz çöktü, ağlamaya başladı.

"Ne gördüm paşalarım bilir misiniz, yalın ayak başı açık Resulü Ekrem efendimiz önde yürüyordu. Hicabımdan dört ayak yürümek mecburiyetinde kaldım. Sonra kayboldu.” dedi ve  tekrar ağlamaya başladı.

Yavuz Sultan Selim, Mısır seferinden döndüğü zaman sancağı şerif,  ve diğer  mukaddes emanetler için  daire yaptırıp, kırk hafız tayin ederek her gün orada hatim indirilmesini emretmişti.

Şimdi biz ne yapıyoruz,  o Mukaddes Emanetleri, insanların don ile gezmelerine göz yumuyoruz.

Gönlüm razı değil! Bu revaya sebep olanlardan da razı değilim!

 

Emir Yıldızdan                  

buulkem@gmail.com

 

NOT: Son ziyaretimde Hz. Osman'ın Kayı Boyu damgalı kılıcını göremedim. Gören var mı?

03.05.2013



Bu yazı 10,230 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 1 Aralık 2023 Discovery Skandalı
    • 26 Mayıs 2021 Kara Yöneticiler ve Yılanların Öcü
    • 13 Ocak 2021 30 Saat Savaşları
    • 4 Ocak 2021 Günümüzün Fuggerleri, Aşı ve Korku İmparatorları
    • 30 Mayıs 2020 Göktürklerden Hediye
    • 1 Nisan 2020 Kulbak Bilge İle Çağı Anlamak
    • 7 Aralık 2019 Turks ve Caicos Adaları
    • 19 Mayıs 2019 Barbarosun Sancağı
    • 12 Aralık 2018 NATO mu PESCO mu?
    • 17 Ağustos 2018 Papaz Kaçtı Oyunu
    • 17 Aralık 2017 Yüzyıllık İntikam
    • 13 Ağustos 2017 Gökteki Türklerle Yerdeki Türkler Birleşti!
    • 31 Temmuz 2017 Pentagon'un Planını 5 Yıl Evvel Deşifre Etmiştik
    • 21 Temmuz 2017 Gargad-DNA Görünmezliği Projesi ve Manyetik Biyoloji
    • 23 Haziran 2017 27 Uçağın Sırrı
    • 4 Mayıs 2017 LOLAN (LÜLEN)-ECE-AYSULU TÜRK'e Kavuştu!
    • 6 Şubat 2017 13 Ocak 16.40, Denktaş, İstanbul
    • 1 Ocak 2017 Tarikatlar-Cemaatler ve İstihbarat-1
    • 6 Aralık 2016 Ordu, Bütün Türk Milletidir!
    • 1 Kasım 2016 Sessiz Sözsüz Yaşananlar

    En Çok Okunan Haberler


    ON ALTI YILDIZ'da Ara Internet'te Ara  

    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    8,239 µs